SlideShare a Scribd company logo
1 of 10
Download to read offline
ARAÞTIRMA




Aleksitimi: Psikolojik Belirtiler ve Baðlanma
Stilleri



Ayþegül Durak Batýgün1, Ayda Büyükþahin2


1Doç.Dr., 2Yrd.Doç.Dr., Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coðrafya Fakültesi Psikoloji Bölümü, Ankara




                              ÖZET                                                                     SUMMARY
Amaç: Bu çalýþmanýn temel amacý, normal bireylerdeki                            Alexityhmia: Psychological Symptoms and
aleksitimi ile psikolojik belirtiler ve baðlanma stilleri                                  Attachment Styles
arasýndaki iliþkileri incelemektir. Ayrýca, cinsiyet ve eðitim
                                                                         Objective: The main objective of this study was to inves-
gibi sosyodemografik deðiþkenler ile aleksitimi arasýnda-
                                                                         tigate the relationship between alexithymia, psychologi-
ki iliþkilerin araþtýrýlmasý da çalýþmanýn diðer bir amacýdýr.
                                                                         cal symptoms and attachment styles in normal individu-
Yöntem: Çalýþmaya yaþ aralýðý 18-40 arasý olan 300 kiþi
                                                                         als. Another purpose of the present study was to exam-
katýlmýþtýr. Katýlýmcýlarýn yaþ ortalamasý 26.71'dir
                                                                         ine the associations between sosyodemografic variables
(ss=7.00). Veri toplama aracý olarak Toronto Aleksitimi
                                                                         such as sex and educational level and alexithymia.
Ölçeði, Yakýn Ýliþkilerde Yaþantýlar Envanteri ve Kýsa
                                                                         Method: Three hundred individuals between 18 to 40
Semptom Envanteri kullanýlmýþtýr. Bulgular: Örneklem
                                                                         years of age participated. The mean age of participants
aleksitimi puanlarýna göre iki uç gruba ayrýlmýþ ve alek-
                                                                         was 26.71 years (ss= 7.00). Toronto Alexithymia Scale
sitimi puaný yüksek olan grubun, psikolojik semptomlarý
                                                                         (TAS), Experience in Close Relationships (ECR), and Brief
daha fazla sergiledikleri görülmüþtür. Ayrýca kaçýnmacý ve
                                                                         Symptom Inventory (BIS) were used for data collection.
kaygýlý baðlanma puanlarýnýn da daha yüksek olduðu
                                                                         Results: The sample was divided into two different
belirlenmiþtir. Regresyon analizleri sonucunda da, eðitim,
                                                                         groups in terms of alexithymia scores. Alexithymic indi-
kaygýlý baðlanma ve psikolojik belirti deðiþkenlerinin
                                                                         viduals had significantly higher scores on the psycholog-
aleksitimi puanlarýný yordadýðý gözlenmektedir. Sonuç:
                                                                         ical symptoms, avoidant and anxious attachment styles.
Bu çalýþma normal bireylerde psikolojik belirtiler, baðlan-
                                                                         The regression analysis also revealed that educational
ma stilleri ve eðitim düzeyi gibi deðiþkenlerin aleksitimi
                                                                         level, anxious attachment style and psycholocial symp-
puanlarý ile nasýl bir iliþki içerisinde olduðuna iliþkin bil-
                                                                         toms were important predictors of alexithymia scores.
giler vermektedir. Bu bilgiler klinik psikoloji uygula-
                                                                         Conclusion: According to the results of the current
malarýnda yararlý olabilir. Terapiye baþvuran hastalarýn
                                                                         study, high psycholocial symptoms, anxious attachment
psikolojik semptomlarý deðerlendirilirken, bunlarýn alek-
                                                                         style and low levels of education were important predic-
sitimik özellikleri olabileceði göz önünde bulundurul-
                                                                         tors of alexithymia scores. Thus, these findings may be
malýdýr. Ayrýca, bu özellilerin de düþük eðitim düzeyi ve
                                                                         useful for clinical psychological practices. When psycho-
güvensiz baðlanma ile iliþkisinin göz önünde bulundurul-
                                                                         logical symptoms of clients seeking therapy are being
masý, hem uygulanacak olan terapi türünün hem de tera-
                                                                         evaluated, it is important to note that these may be the
pide kullanýlacak tekniklerin belirlenmesinde yararlý ola-
                                                                         characteristics of alexithymia. In addition, taking into
bilir.
                                                                         consideration the relationships between these features
Anahtar Sözcükler: Aleksitimi, baðlanma stilleri,                        of alexithymia and low levels of education and unsecure
psikolojik belirtiler.                                                   attachment styles might help to determine both the type
                                                                         of therapy and techniques which will be used in this
(Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114)                                      therapy.
                                                                         Key Words: Alexityhmia, attachment styles, psychologi-
                                                                         cal symptoms.


Makalenin geliþ tarihi: 18.07.2008, Yayýna kabul tarihi: 19.11.2008                                                           105
Durak Batýgün A, Büyükþahin A.



GÝRÝÞ                                                  suz duygu ve davranýþlarý daha az gösterdiklerini,
                                                       diðer kiþilerle daha güçlü iliþkiler kurduklarýný ve
Yunanca kökenli bir kelime olan Aleksitimi,
                                                       diðer bireylerin duygusal sýkýntýlarýna daha duyarlý
"duygular için söz yokluðu" þeklinde dilimize
                                                       olduklarýný göstermektedir (Rothbard ve Shaver
çevrilmiþtir (Dereboy 1990). Baþlangýçta psikoso-
                                                       1994). Güvensiz baðlanan bireylerin ise daha az
matik hastalarda görülen belirtileri açýklamak
                                                       pozitif duygular deneyimledikleri; anksiyete ve
amacýyla ortaya atýlmýþsa da (Blanchard ve ark.
                                                       depresyon gibi negatif duygulanýmlarýný dengele-
1981), günümüzde yalnýzca bu hastalarda deðil,
                                                       mekte daha baþarýsýz olduklarý bildirilmektedir
diðer ruhsal ve fiziksel hastalýklarda (Kooiman
                                                       (Parker 1982). Baðlanma stili ile duygularý aktara-
1998, Lumley ve ark. 1996, Madenci ve ark. 2007,
                                                       bilme ve dengeleyebilme arasýnda yakýn iliþki
Sayar ve ark. 2004, Taymur ve ark. 2007, Yazýcý ve
                                                       olduðu bildirilmektedir (Cassidy 1994). Geç ergen-
ark. 2006) ve saðlýklý bireylerde de (Aslan ve
                                                       lik dönemindeki bireylerle yapýlan bir çalýþmada,
Alparslan 2001, Bengi 1996, Taylor ve ark. 1985)
                                                       aile ve arkadaþlarýna güvenli baðlanma geliþtirmiþ
sýklýkla görüldüðü vurgulanmaktadýr. Aleksiti-
                                                       olanlarýn duygusal farkýndalýklarýnýn daha yüksek
miklerin en belirgin özellikleri duygularýný fark
                                                       olduðu, daha empatik ve daha sosyal davrandýklarý,
edip bunlarý ifade etmede güçlük çekmeleridir.
                                                       ayrýca daha fazla olumlu duygu aktardýklarý
Duygusal iþlevlerinde ve kiþilerarasý iliþkilerinde
                                                       bildirilmektedir (Laibe 2007). Baðlanma ile doðru-
güçlük çekerler. Baþka bir dünyadan gelmiþ
                                                       dan aleksitimi arasýndaki iliþkiyi gösteren çalýþ-
gibidirler. Duygu ve düþünce arasýnda bað kurup
                                                       malar da mevcuttur (Hexel 2003, Montebarocci ve
bunlarý ifade etmekte sorun yaþarlar (Sifneos
                                                       ark 2004, Wearden ve ark. 2003). Örneðin, servikal
1988). Yapýlan çalýþmalar sonucunda aleksitimik
                                                       distoni      hastalarý     ve   normal      bireylerin
özellikler ve belirtiler; "duygularý tanýma, ayýrt
                                                       karþýlaþtýrýldýðý bir çalýþmada, hastalarýn daha yük-
etme ve ifade de güçlük", "hayal kurmaktan yoksun
                                                       sek aleksitimi puaný aldýklarý ve güvensiz bað-
olma", iþlemsel düþünme" ve "dýþ merkezli biliþsel
                                                       landýklarý bildirilmekte (Scheidt ve ark. 1999);
yapý" olmak üzere dört ana baþlýk altýnda toplan-
                                                       alkol baðýmlýsý hastalarla yapýlan bir baþka çalýþma-
maktadýr (Lesser 1981, Taylor ve ark. 1991).
                                                       da ise kaçýnmacý baðlanma stilinin aleksitiminin en
Konuya çeþitli kuramlar açýsýndan yaklaþýlmak-         güçlü yordayýcýsý olduðu belirtilmektedir (Rick ve
tadýr. Bunlardan biri olan baðlanma kuramýnda          Vanheule 2006). Ayrýca Japon öðrencilerle yapýlan
(Bowlby 1969, Bowlby 1973) kiþinin erken yaþlarda      bir çalýþmada, deneklerin çocukluk dönemlerinde
ilgi ve bakýmýný üstlenen kiþiyle kurduðu iliþkinin,   annelerinin ilgisini yetersiz olarak algýlamalarý ile
ileriki dönemlerde onun duygu, düþünce ve              aleksitimi arasýnda bir iliþki bulunmuþtur
davranýþlarýnda belirleyici rol oynadýðý öne           (Fukunishi ve ark. 1997). Sonuç olarak, güvensiz
sürülmektedir. Hazan ve Shaver (1987), Bowlby'nin      baðlanmanýn, duygularý öðrenmede baþarýsýzlýða
baðlanma yaklaþýmý temel alýnarak, yetiþkinlikteki     neden olabileceði ve alaksitimik kiþilik için de
romantik iliþkilerin açýklanabileceðini öne sür-       zemin hazýrlýyor olabileceði düþünülmektedir
müþlerdir. Bu araþtýrmacýlara göre bireyler bebek-     (Kraemer ve Loader 1995). Ýlgili literatür gözden
lik ya da çocukluk döneminde ebeveyn ile kurulan       geçirildiðinde, baðlanma, psikolojik semptomlar ve
baðlanmanýn bir benzerini, yetiþkinlikte romantik      aleksitimi arasýndaki iliþkileri gösteren çalýþmalara
eþleriyle kurduklarý iliþkide deneyimlerler.           da rastlanmaktadýr (Erden 2005, Wearden ve ark.
Araþtýrmacýlar, temelde güvenli ve güvensiz olmak      2003, Wearden ve ark. 2005). Bu çalýþmalarda,
üzere iki baðlanma stilinden söz etmektedirler         aleksitimi ile güvensiz baðlanma ve psikolojik
(Ainsworth ve ark. 1978). Güvenli baðlanma,            semptomlar arasýndaki pozitif iliþkilerden söz
çocuðun duygu ve ihtiyaçlarýna duyarlý olan ve bu      edilmekte; baþka bir deyiþle, aleksitimi puanlarý
ihtiyaçlara yerinde ve zamanýnda cevap veren           arttýkça, güvensiz baðlanma ve psikolojik semptom
ebeveyne karþý geliþtirilen baðlanma türü iken;        puanlarýnýn da arttýðý bildirilmektedir. Üniversite
güvensiz baðlanma bunun tam tersi özellikler           öðrencileri üzerinde yapýlan bir diðer çalýþma da
taþýyan ebeveynlere karþý geliþtirilen baðlanma türü   hem kaçýnmacý hem de kaygýlý baðlanma tarzlarýnýn
olarak adlandýrýlmaktadýr. Ergenler ve yetiþkinlerle   aleksitimi puanlarýný pozitif olarak yordadýðýný
yapýlan çalýþmalar, güvenli baðlanan kiþilerin olum-   göstermiþtir (Meins ve ark. 2008).


106                                                                            Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114
Aleksitimi: Psikolojik Belirtiler ve Baðlanma Stilleri



Tablo 1. Toronto aleksitimi ölçeðinden yüksek ve düþük puan alan gruplarýn kýsa semptom envanteri ve yakýn
iliþkilerde yaþantýlar envanterinden aldýklarý puanlar açýsýndan karþýlaþtýrýlmasý
                                    Aleksitimi > 12             Aleksitimi < 6
                                    (N=60)                      (N=72)
                                    x               ss           x             ss                 t

Kaçýnmacý baðlanma stili            4.36           .70          3.97             .64              3.37*

Kaygýlý baðlanma stili              4.14           1.08         3.54             .98              3.23*

Kýsa Semptom Envanteri

(Toplam Puan)                       61.88          32.99        34.01            26.58            5.27*

    Kaygý                           13.69          9.21         7.78             7.57             3.74*

    Depresyon                       16.17          10.02        9.64             8.33             3.82*

    Olumsuz benlik                  12.93          8.86         6.00             5.94             5.02*

    Somatizasyon                    8.39           5.64         4.01             4.24             4.83*

    Öfke / Saldýrganlýk             9.93           5.36         6.69             4.19             3.76*

*p<.001




Ülkemizde de Aleksitimi konusunda yapýlan çalýþ-           GEREÇ VE YÖNTEM
malarýn son 10 yýl içerisinde artýþ gösterdiði gözlen-
                                                           Çalýþmaya, Ankara ili sýnýrlarý içerisinde oturmakta
mektedir. Bu çalýþmalara bakýldýðýnda, özellikle
                                                           olan 152 kadýn (%51) ve 148 erkek (%50) olmak
irritabl barsak sendromu (Taymur ve ark. 2007),
                                                           üzere toplam 300 kiþi katýlmýþtýr. Yaþ aralýðý 18-40,
alopesi areata (Yazýcý ve ark. 2006), mastalji (Aksu
                                                           yaþ ortalamasý 26.71'dir (ss=7.00). Bunlardan 120
ve Hacaoðlu 2004), obezite (Deveci ve ark. 2006),
                                                           kiþi (%40) evli olduðunu, 166 kiþi (%55) ise duy-
sosyal fobi (Solmaz ve ark. 2000) ve konversiyon
                                                           gusal bir birlikteliðinin bulunduðunu ifade etmiþtir.
bozukluðu (Çelikel ve Saatçioðlu 2002) gibi tanýlarý
                                                           Katýlýmcýlarýn %50'si üniversite öðrencisidir.
almýþ hastalar üzerinde yoðunlaþýldýðý görülmekte-
                                                           Geriye kalan katýlýmcýlarýn %27'si üniversite, %15'i
dir. Bununla birlikte Toronto Aleksitimi Ölçeði
                                                           lise, %7.9'u ise ilkokul-ortaokul mezunudur.
üzerine yapýlmýþ olan çalýþmalar da mevcuttur
                                                           Üniversite öðrencileri Ankara Üniversitesi Dil ve
(Dereboy 1990, Motan ve Gençöz 2007). Ancak,
                                                           Tarih Coðrafya Fakültesi'nde okuyan öðrenciler
herhangi bir psikiyatrik taný almamýþ olan normal
                                                           arasýndan seçilmiþtir. Ýlköðretim ve lise mezunu
yetiþkinlerle yapýlan çalýþma çok azdýr ve özellikle
                                                           olan diðer genç ve yetiþkinler ise sözü edilen bu
de aleksitimi ile baðlanma tarzlarý arasýndaki iliþki-
                                                           öðrencilerin ve araþtýrmacýlarýn çevresinde bulunan
lerin incelendiði bir çalýþmaya rastlanmamýþtýr. Bu
                                                           kiþilerden (Örneðin: üniversitenin personeli, temiz-
noktadan hareketle bu çalýþmanýn amacý, normal
                                                           lik elemanlarý, bu kiþilerin eþ dost ve akrabalarý vb)
bireylerdeki aleksitimik özellikler ile psikolojik
                                                           oluþmaktadýr. Deðerlendirme aracý olarak aþaðýda-
belirtiler ve baðlanma tarzlarý arasýndaki iliþkileri
                                                           ki ölçekler kullanýlmýþtýr:
belirlemektir. Bu amaç doðrultusunda; 1- alek-
sitimik özellikler gösteren ve göstermeyen                 Toronto Aleksitimi Ölçeði (TAÖ). Bireylerdeki alek-
bireylerde psikolojik semptomlar ve baðlanma tarz-         sitimik özellikleri belirleyebilmek amacýyla geliþti-
larý açýsýndan bir farklýlýk var mýdýr?, 2- aleksitimik    rilen 26 maddelik, beþ basamaklý likert tipi bir
özellikleri yordayan deðiþkenler nelerdir?, 3- cin-        ölçektir (Taylor ve ark. 1985). Ölçeðin Türkiye'de
siyet ve eðitim gibi sosyodemografik deðiþkenlerin         geçerlik ve güvenirlik çalýþmasý Dereboy (1990)
etkisi mevcut mudur? gibi sorulara cevap bulmaya           tarafýndan gerçekleþtirilmiþtir. Uyarlama çalýþ-
çalýþýlmýþtýr.                                             masýnda, ölçek evet/hayýr þeklinde iki seçenekli
                                                           hale getirilmiþtir. Ölçeðin cronbach alfa iç tutarlýlýk
                                                           katsayýsý .65'tir. Ölçekten alýnan puanlarýn yük-


Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114                                                                                    107
Durak Batýgün A, Büyükþahin A.



Tablo 2. Aleksitimi toplam puaný ile baðlanma stilleri ve psikolojik belirtiler arasýndaki korelasyonlar
                                                              Aleksitimi Toplam Puaný

YÝYE- Kaçýnmacý baðlanma stili                                          .17*

YÝYE- Kaygýlý Baðlanma stili                                            .18*

Kýsa Semptom Envanteri (Toplam Puan)                                    .35*

      Kaygý                                                             .31*

      Depresyon                                                         .30*

      Olumsuz benlik                                                    .33*

      Somatizasyon                                                      .35*

      Öfke/saldýrganlýk                                                 .26*

*p<.001




selmesi, aleksitiminin de arttýðý anlamýna gelmekte-        psikolojik semptomlarýn sýklýðýna iþaret etmektedir.
dir.
                                                            Yukarýda tanýmlanan ölçekler, baþta demografik
Yakýn Ýliþkilerde Yaþantýlar Envanteri (YÝYE).              bilgi formu sabit kalmak üzere, sýra etkisini kontrol
Brennan ve ark. (1998) tarafýndan geliþtirilen,             edebilmek amacýyla, deðiþik sýralarda dizilmiþtir.
baðlanmada temel iki boyut olan yakýn iliþkilerde           Uygulama, bireysel olarak ya da gençlerin bir kýs-
yaþanan kaygý ve baþkalarýndan kaçýnmayý ölçen 36           mýna okuduklarý fakülte içerisindeki sýnýflarda
maddelik bir ölçektir. Ölçekteki her bir madde,             toplu olarak yapýlmýþtýr. Araþtýrmaya katýlan
Likert tipi 7 dereceli (1=hiç katýlmýyorum, 7=              bireylere araþtýrmanýn amacý hakkýnda kýsa bir bilgi
kesinlikle katýlýyorum) bir ölçek üzerinden deðer-          verilmiþ ve gönüllülük ilkesi temel alýnýþtýr.
lendirilmektedir. Sümer (2006), ölçek üzerinde              Verilerin analizi SPSS for Windows 11.00 paket
yapmýþ olduðu çalýþmalar sonucunda, "kaygý" ve              programý ile gerçekleþtirilmiþtir.
"kaçýnma" olmak üzere iki boyut elde etmiþtir.
Ölçeðin iç tutarlýlýk katsayýlarý, sýrasýyla 0.86 ve 0.90   BULGULAR
olarak bulunmuþtur. Bu ölçek daha önce de
Türkiye'de bazý araþtýrmacýlar tarafýndan da kul-           I- Aleksitimik Olan ve Olmayan Gruplarýn Ölçekler-
lanýlmýþ (Karakurt 2001, Sümer ve Güngör 1999),             den Aldýklarý Puanlar Açýsýndan Karþýlaþtýrýlmasý
geçerli ve güvenilir olduðuna iliþkin bilgiler elde         Aleksitimik olan ve olmayan gruplarý, baðlanma
edilmiþtir.                                                 stilleri ve psikolojik belirti göstermeleri açýsýndan
Kýsa Semptom Envanteri (KSE). Derogatis (1992)              karþýlaþtýrmak amacýyla, örneklem Aleksitimi
tarafýndan geliþtirilmiþ, 53 maddeden oluþan ve 0-4         toplam puaný açýsýndan ortalamanýn (x=9.04,
arasý puanlanan Likert tipi bir ölçektir. Türkiye           ss=3.00) bir standart sapma üstü ve bir standart
uyarlamasý hem yetiþkin (Þahin ve Durak 1994)               sapma altý olmak üzere iki gruba ayrýlmýþtýr. Bu
hem de ergen (Þahin ve ark. 2002) örneklemi                 ortalama puanýn bir standart sapma üstü 12, bir
üzerinde yapýlmýþ, yüksek geçerlik ve güvenirlik            standart sapma altý ise 6'dýr. Böylece örneklem
deðerleri elde edilmiþtir. Yapýlan faktör analizi           aleksitimik olan (aleksitimi >12, n= 60) ve alek-
sonucunda, kaygý, depresyon, olumsuz benlik,                sitimik olmayan (aleksitimi < 6, n= 72) olmak
somatizasyon ve öfke/saldýrganlýk olmak üzere beþ           üzere ikiye ayrýlmýþtýr. Bu iki uç grup, "Yakýn Ýliþ-
faktör elde edilmiþtir. KSE'nin yetiþkin örnekle-           kilerde Yaþantýlar Envanteri" ve "Kýsa Semptom
minden elde edilen iç tutarlýlýk katsayýlarý .75 ile        Envanteri"nden aldýklarý puanlar açýsýndan
.87; ergen örnekleminden elde edilen iç tutarlýlýk          karþýlaþtýrýlmýþlardýr. Sonuçlar Tablo 1'de göste-
katsayýlarý ise .70 ile .88 arasýnda deðiþmektedir.         rilmiþtir.
Ölçekten alýnan yüksek puanlar bireylerdeki                 Tablo 1'de görüldüðü gibi, Aleksitimik olan


108                                                                                 Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114
Aleksitimi: Psikolojik Belirtiler ve Baðlanma Stilleri



Tablo 3. Aleksitimi puanlarýný yordayan deðiþkenler (aþamalý hiyerarþik regresyon analizi sonuçlarý)
Deðiþkenler
(Regresyon denklemine                            R2    R2 deð.    F deð.       B           Standart Hata      Beta
 giriþ sýrasýna göre)

I. Aþama
(Demografik Deðiþkenler)

Eðitim                                           .03   .03        7.54         -1.09       .39                -.16

II. Aþama
(Yakýn Ýliþkilerde Yaþantýlar Envanteri-YÝYE )

Kaygýlý baðlanma                                 .06   .04        10.53        .28         .17                .10

III. Aþama
(Kýsa Semptom Envanteri-KSE)

Kýsa Semptom Envanteri
(Toplam puan)                                    .16   .10        32.19        .03         .01                .32




bireyler, olmayan bireylere göre kaygý, depresyon,           Tablo 3'de görüldüðü gibi, denkleme ilk blokta, yaþ,
olumsuz benlik, somatizasyon ve öfke/saldýrganlýk            eðitim ve cinsiyet ve iliþki türü (evli, flört) sosyode-
gibi psikolojik belirtileri daha fazla göstermekte-          mografik deðiþkenler olarak girilmiþ; bunlar arasýn-
dirler. Benzer þekilde, gruplar baðlanma stilleri            dan yalnýzca "eðitim"in yordayýcý gücünün anlamlý
açýsýndan incelendiðinde, aleksitimik olanlarýn hem          olduðu görülmüþtür [F= 7.54; sd= 1-283; p<.01].
kaygýlý hem de kaçýnmacý baðlanma stillerinden               Daha sonra ikinci blok olarak YÝYE alt ölçekleri
anlamlý düzeyde daha yüksek puanlar aldýklarý                eklendiðinde, sadece "Kaygýlý Baðlanma Tarzý"
gözlenmektedir                                               denkleme girerek kendinden önceki eðitim
                                                             deðiþkeni ile birlikte toplam varyansýn %6'sýný açýk-
II. Ölçekler Arasý Korelasyonlar ve Regresyon Analizi
                                                             lamýþtýr [F= 9.16; sd=2-282; p<0.01)]. Son blokta
Aleksitimi toplam puaný ile baðlanma stilleri ve             ise "Kýsa Semptom Envanteri Toplam Puaný" eklen-
psikolojik belirtiler arasýndaki korelasyon kat-             miþtir. KSE toplam puanýnýn da denkleme girme-
sayýlarý Tablo 2'de görülmektedir.                           siyle birlikte [F= 17.51; sd=3-281; p<0.01], tüm bu
Aleksitimi puanlarý ile Kaçýnmacý Baðlanma tarzý             deðiþkenlerin toplam varyansýn %16'sýný açýkladýk-
puanlarý arasýndaki korelasyon katsayýsý 0.17                larý görülmektedir.
(p<.001), Aleksitimi puanlarý ile Kaygýlý Baðlanma           III. Demografik Deðiþkenlere Yönelik Analizler
Tarzý puanlarý arasýndaki korelasyon katsayýsý ise
                                                             Bu aþamada, Toronto Aleksitimi Ölçeði, Kýsa
0.18 (p<.001) olarak saptanmýþtýr. Aleksitimi
                                                             Semptom Envanteri ve Yakýn Ýliþkilerde Yaþantýlar
puaný ile Kýsa Semptom Envanteri toplam puaný ve
                                                             Envanterinden alýnan puanlarýn cinsiyet ve eðitim
alt ölçekleri arasýndaki korelasyon katsayýlarý ise,
                                                             deðiþkenlerine göre farklýlaþýp farklýlaþmadýðýna
0.26 (p< .001) ile .35 (p<.001) arasýnda deðiþmek-
                                                             bakýlmýþtýr. Bu amaçla, tüm analizlerde yaþýn etkisi
tedir.
                                                             kontrol edilerek Cinsiyet (2) X Eðitim (2) baðýmsýz
Çalýþmanýn amacý doðrultusunda, aleksitimi puan-             örneklem grubu desenine uygun çok deðiþkenli
larýný yordayan deðiþkenleri belirleyebilmek için            varyans analizi (MANCOVA) yapýlmýþtýr. Analiz
aþamalý (stepwise) hiyerarþik regresyon analizi              sýrasýnda eðitim iki gruba ayrýlmýþtýr. Buna göre,
yapýlmýþtýr. Sonuçlar Tablo 3'de gösterilmiþtir.             "ilköðretim ve lise mezunu" olanlar bir grup,
Deðiþkenler, aþamalý çözüm sonucuna göre denk-               "üniversite öðrencisi ve mezunu" olanlar diðer bir
leme giriþ sýrasýnda tabloda yer almaktadýr.                 grup olarak ele alýnmýþtýr. Yaþ ve eðitim temel etki-



Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114                                                                                      109
Durak Batýgün A, Büyükþahin A.



lerinin Wilks' Lambda deðerleri bazý baðýmlý             bulgumuzu destekler niteliktedir. Aleksitimi puan-
deðiþkenler yönünden anlamlý farklar olduðuna            larýna cinsiyet deðiþkeni açýsýndan bakýldýðýnda ise
iþaret etmektedir (Wilks' Lambda deðerleri sýrasýy-      herhangi bir anlamlý farklýlýðýn bulunmadýðý
la .93, .93; serbestlik dereceleri 291; F deðerleri      görülmüþtür. Literatürde bu konuya iliþkin deðiþik
sýrasýyla 5.52, 5.78 p<.001).                            bulgular söz konusudur. Bazý çalýþmalarda aleksiti-
                                                         minin erkeklerde daha fazla görüldüðü bildirilirken
Toronto Aleksitimi Ölçeði'nden alýnan toplam
                                                         (Feiguine 1988, Mattila ve ark. 2007, Parker ve ark.
puanlar üzerinde eðitim [F(1,294)= 7.31, p<.01,
                                                         1993) bazý çalýþmalarda da, bizim bulgumuzda
eta2=.03] deðiþkeninin anlamlý bir etkisi olduðu
                                                         olduðu gibi, cinsiyetler arasý bir farklýlýðýn olmadýðý
gözlenmiþtir. Buna göre, ilköðretim-lise mezunu
                                                         (Aslan ve Alparslan 2001, Krystal ve ark. 1986,
(x=9.91, S=2.71) olanlarýn aleksitimi puanýnýn,
                                                         Ünal 2005) belirtilmektedir.
üniversite öðrencisi-mezunu (x=8.79, ss=3.05)
olanlardan anlamlý düzeyde daha yüksek olduðu            Hatýrlanacaðý gibi, Aleksitimi Ölçeði'nden alýnan
görülmektedir. Yakýn Ýliþkilerde Yaþantýlar              puanlar açýsýndan ortalamanýn bir standart sapma
Envanterin'den      alýnan     puanlar    açýsýndan      üstü ve bir standart sapma altý olmak üzere iki grup
bakýldýðýnda ise Kaçýnmacý Baðlanma Stili alt            elde edilmiþti. Bu iki uç grup, kaçýnmacý ve kaygýlý
ölçeði üzerinde eðitim [F(1,294)=18.46, p<.001,          baðlanma alt ölçeklerinden aldýklarý puanlarýn yaný
eta2= .06] temel etkisi görülmektedir. Ýlköðretim-       sýra Kýsa Semptom Envanteri toplam puaný ve alt
lise mezunu bireyler (x=4.31, ss=.76) üniversite         ölçeklerinden aldýklarý puanlar açýsýndan da
öðrencisi-mezunu olanlardan (x=4.05, ss=.66)             karþýlaþtýrýlmýþtýr. Sonuçlar, aleksitimik olan birey-
anlamlý düzeyde daha yüksek puanlar almýþlardýr.         lerin daha fazla kaygýlý ve kaçýnmacý baðlanma tarz-
Yine benzer olarak, Kaygýlý Baðlanma Stili alt           larýna sahip olduklarýný ve daha fazla psikolojik
ölçeðinde de, eðitim [F(1,294)= 4.69, p<.05, eta2=       semptom         sergilediklerini      göstermektedir.
.02] temel etkisi anlamlýdýr. Bu alt ölçekten de         Aleksitimi ve psikopatoloji arasýndaki iliþkileri
eðitim düzeyi ilköðretim-lise (x=4.01, S=1.12)           gösteren çalýþmalarýn yoðunluðu göz önünde
olanlarýn üniversite öðrencisi-mezunlardan (x=           bulundurulacak olursa, bu bulgu oldukça anlamlý
3.82, ss= 1.00) anlamlý olarak daha yüksek baðlan-       görünmektedir. Hatýrlanacaðý gibi, aleksitimi
ma puanlarý aldýklarý gözlenmektedir. Kýsa               baþlangýçta psikosomatik hastalardaki belirtileri
Semptom Envanteri'nden alýnan puanlar açýsýndan          tanýmlamak için kullanýlmaya baþlanan bir terim
bakýldýðýnda ise herhangi bir temel ya da ortak etki     idi. Daha sonraki yýllarda aleksitiminin yalnýzca
görülmemiþtir.                                           psikosomatik hastalara özgü bir özellik olmadýðý,
                                                         diðer medikal psikiyatrik hastalýklar ile de yakýndan
TARTIÞMA                                                 iliþkili olduðu belirtilmiþtir (Haviland ve ark. 2000).
                                                         Hatta, aleksitiminin genel popülasyonda da yaygýn
Aleksitimi ile ilgili çalýþmalar gözden geçirildiðinde   olduðu belirtilerek, yalnýzca patolojiye özgü bir
cinsiyet, yaþ ve eðitim düzeyi gibi bazý sosyode-        yapý deðil, genel bir yapý olduðu öne sürülmekte;
mografik deðiþkenlerin önemi vurgulanmaktadýr.           duygusal tarzdaki bireysel farklýlýklara odaklanan
Bu çalýþmada yaþýn etkisi kontrol edilerek, cinsiyet     araþtýrmalarda ele alýnabilecek bir deðiþken olduðu
ve eðitim deðiþkenleri açýsýndan farklýlýklara           üzerinde durulmaktadýr (Jacob ve Hautekeete
bakýlmýþtýr. Yapýlan çoklu covaryans analizi (MAN-       1999). Örneklemi "aleksitimik" ve "aleksitimik
COVA) sonuçlarýna göre, toplam aleksitimi puan-          olmayan" þeklinde ikiye ayýrarak yapýlan ve çeþitli
larý üzerinde yalnýzca eðitim deðiþkeninin anlamlý       semptom tarama listelerinin kullanýldýðý bazý çalýþ-
etkisi gözlenmiþtir. Ýlköðretim-lise mezunu olan         malarda da, bizim bulgumuz ile paralel olarak,
bireyler, üniversite öðrencisi-mezunu olan bireyler-     aleksitimik bireylerin psikolojik semptomlarýnýn
den daha yüksek puanlar almýþlardýr. Baþka bir           anlamlý düzeyde yüksek olduðu bildirilmektedir
deyiþle, eðitim düzeyi düþük olan bireyler daha          (Evren ve ark. 2008, Rief ve ark. 1996). Benzer
aleksitimik görünmektedirler. Hem yurt içinde            biçimde, aleksitimi ile baðlanma tarzlarý arasýndaki
(Evren ve ark. 2002, Yemez 1991) hem de yurt             iliþkilerin araþtýrýldýðý çalýþmalar da bizim bulgu-
dýþýnda (Faryna ve ark. 1986, Kauhanen ve ark.           larýmýzý destekler niteliktedir. Bazý araþtýrmacýlar
1993) yapýlan çalýþmalar, eðitim düzeyine iliþkin bu


110                                                                              Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114
Aleksitimi: Psikolojik Belirtiler ve Baðlanma Stilleri



aleksitiminin çocukluk döneminde yaþanan psiþik         minin özelliðinden de kaynaklanýyor olabileceði
travma ya da anne-çocuk iliþkisindeki karmaþadan        düþünülmektedir. Þöyle ki, aleksitiminin geliþi-
(bozukluktan) kaynaklanabileceðini ileri sürmekte-      minde bizim ele almýþ olduðumuz deðiþkenlerden
dirler. Örneðin, Berenbaum ve James (1994),             farklý olarak pek çok deðiþken etkili olabilir.
kendilerini fiziksel ve duygusal olarak güvensiz ve     Dolayýsýyla etkili olabilecek baþka deðiþkenlerin
emniyetsiz bir aile ortamýnda algýlayan ve duygu-       çalýþmada ele alýnmamýþ olmasý, regresyon
larýný ifade etme konusunda cesaretlendirilmeyen        sonuçlarýndaki varyansýn düþük olmasýný açýklaya-
çocuklarýn, duygusal durumlarý ile baþarýlý bir         bilir. Bu nedenle yapýlacak olan daha sonraki çalýþ-
biçimde nasýl baþa çýkabileceklerini öðrenemedik-       malarda bu noktanýn dikkate alýnmasýnda yarar
lerini belirtmektedirler. Bu güçlük ve çevresinde       olacaktýr.
duygularýný ifade edebilen rol modellerinin olma-
                                                        Tüm bulgular gözden geçirilecek olursa, "eðitim
masýnýn, kiþinin duygularýný aktarabilmesinde
                                                        düzeyinin düþük olmasý" (ortaöðretim-lise), "kaygýlý
sýkýntý ve kararsýzlýk (ambivalence) yaratabileceðini
                                                        baðlanma" ve "psikolojik belirtilerin yüksek olmasý"
öne sürmektedirler. Konuya iliþkin diðer çalýþmalar
                                                        aleksitimik özelliklerin yordanmasýnda önemli
da, aleksitimik bireylerin kaçýnmacý türdeki güven-
                                                        deðiþkenler olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Daha
siz baðlanma tarzýný daha fazla sergilediklerini
                                                        önce de belirtildiði gibi, aleksitimi hem normal
göstermektedir (Spitzer ve ark. 2005, Wearden ve
                                                        popülasyonda yaygýn olarak görülmekte hem de
ark. 2003).
                                                        pek çok medikal ve psikiyatrik hastalýk ile yakýndan
Regresyon analizleri sonucunda da, eðitim, kaygýlý      iliþkili olduðu vurgulanmaktadýr. Bu açýdan
baðlanma ve psikolojik belirtiler toplam puanýnýn,      bakýldýðýnda, aleksitiminin iliþkili olduðu deðiþken-
aleksitimiyi yordayan deðiþkenler olarak karþýmýza      lerin belirlenmesi açýsýndan bu çalýþmanýn bulgu-
çýktýklarý görülmektedir. Literatürde de güvensiz       larýnýn önemli olduðu söylenebilir. Ayrýca, bu bul-
baðlanma türlerinin aleksitiminin yordayýcýsý           gularýn, klinik psikoloji uygulamalarýnda da yararlý
olduðuna iliþkin bulgular mevcuttur (Rick ve            olabileceði düþünülmektedir. Þöyle ki; terapiye
Vanheule 2006, Meins ve ark. 2008). Bizim çalýþ-        baþvuran hastalarýn psikolojik semptomlarý deðer-
mamýzda buna ek olarak, eðitim deðiþkeninin de          lendirilirken, bu hastalarýn aleksitimik özellikleri
aleksitimiyi yordamada katkýsýnýn göz ardý              olabileceði ve bu özelliklerin de düþük eðitim
edilmemesi gerektiði ortaya çýkmýþtýr. Ölçekler         düzeyi ve güvensiz baðlanma ile iliþkisinin göz
arasý korelasyonlar da bu sonuçlarý destekler özel-     önünde bulundurulmasý, hem uygulanacak olan
liktedir. Aleksitimi, güvensiz baðlanma stilleri ve     terapi türünün hem de terapide kullanýlacak
psikolojik semptomlar arasýnda pozitif korelasyon-      tekniklerin belirlenmesinde yararlý olabilir.
larýn mevcut olduðunu gösteren çalýþmalar bulun-
                                                        Çalýþmanýn kýsýtlýlýklarý da mevcuttur. Öncelikle,
maktadýr. Örneðin, bizim de kullandýðýmýz, "Yakýn
                                                        yalnýzca kendini bildirim (self-report) türü ölçekler
Ýliþkilerde Baðlanma Ölçeði"nin kullanýldýðý bir
                                                        uygulanmýþtýr. Kiþinin beyanýna dayalý ölçümlerin
çalýþmada, kaygýlý ve kaçýnmacý baðlanma stilleri ile
                                                        kiþinin savunucu yaklaþýmlara açýk olmasý gibi
psikolojik semptomlar arasýnda pozitif bir iliþkinin
                                                        nedenlerle baðlanma tarz ya da boyutlarýný nesnel
bulunduðu belirtilerek, kaçýnmacý baðlanma art-
                                                        olarak      temsil    edemediði      belirtilmektedir
týkça aleksitiminin arttýðý vurgulanmaktadýr
                                                        (Mikulincer ve Shaver 2007). Benzer bir durum
(Mallinckrodt ve Wei 2005). Düþük aleksitimi
                                                        aleksitimi ölçekleri için de geçerlidir. Aleksitiminin
puanlarý ile güvenli baðlanma arasýndaki iliþkiler-
                                                        özellikleri göz önünde bulundurulacak olursa (ken-
den de söz edilmektedir (Hexel 2003). Ancak,
                                                        dini yansýtmada güçlük, duygularýn ifadesinde zor-
bizim      araþtýrmamýzdaki     sonuçlar     deðer-
                                                        lanma vb), elde edilen verilerin geçerliðinin kesin
lendirilirken, denkleme giren eðitim ve kaygýlý
                                                        olamayacaðý belirgindir. Kuþkusuz bu nokta, alek-
baðlanma deðiþkenlerinin toplam varyansýn
                                                        sitimik özelliklerin ve baðlanma tarzlarýnýn kendini
%6'sýný, Psikolojik semptom puanlarýnýn ise
                                                        bildirim türü ölçekler ile saptanmaya çalýþýldýðý tüm
%10'unu açýkladýklarýný göz önünde bulundurmak
                                                        çalýþmalar için geçerlidir. Dolayýsýyla, bu ölçüm-
gerekir. Bu düþük deðerler olasý ölçek sorunlarýn-
                                                        lerin, "görüþme" vb. türden diðer deðerlendirme
dan kaynaklanýyor olabilir. Bunun yanýnda aleksiti-
                                                        teknikleri ile de desteklenmesinin yararlý olacaðý


Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114                                                                                 111
Durak Batýgün A, Büyükþahin A.



söylenebilir. Ýkinci olarak; örneklemi oluþturan                    Taný almýþ hastalar ile normal bireylerden oluþan
bireyler      rastgele     örnekleme       yöntemiyle               bir örneklem üzerinden yapýlan karþýlaþtýrmalý bir
seçilmemiþtir. Dolayýsý ile temsil yeteneði mevcut                  çalýþma, baðlanma tarzlarý ile psikolojik semptom-
deðildir. Ayrýca örneklemin büyük bir bölümü                        lar ve aleksitimi arasýndaki iliþkiler anlamýnda daha
(%77) üniversite öðrencisi ve mezunlarýndan oluþ-                   doyurucu bilgiler saðlayacaktýr. Bulgular deðer-
maktadýr. Ýlköðretim ve lise düzeyindeki bireylerin                 lendirilirken sözü edilen bu kýsýtlýlýklarýn göz
sayýsý yetersizdir. Bu nedenle, eðitim deðiþkenine                  önünde bulundurulmasý ve genelleme yapýlmamasý
iliþkin analizler yapýlýrken, gruplar "ilköðretim-lise"             doðru bir yaklaþým olacaktýr. Bundan sonra yapýla-
ve "üniversite öðrencisi-mezunu" olmak üzere iki                    cak olan çalýþmalarýn bu bilgiler ýþýðýnda düzen-
gruba ayrýlmýþtýr. Oysa gruplarý ilköðretim, lise ve                lenebileceðini düþünmekteyiz.
üniversite olmak üzere üçe ayýrarak analizlere tabi
tutmak, kuþkusuz eðitim deðiþkeninin etkisi
                                                                    Yazýþma adresi: Dr. Ayþegül Durak Batýgün, Ankara Üniversite-
konusunda bize daha ayrýntýlý ve güvenilir bilgiler
                                                                    si Dil ve Tarih Coðrafya Fakültesi Psikoloji Bölümü, Ankara,
saðlayabilirdi. Son olarak; çalýþmada yalnýzca nor-                 ayseguldurak@yahoo.com
mal popülasyon ile çalýþýlmýþ, psikiyatrik hastalýk
tanýsý almýþ bireylerden ölçümler alýnamamýþtýr.



                                                          KAYNAKLAR
Ainsworth MDS, Bleher MC, Waters E ve ark. (1978) Patterns          aleksitiminin depresyon ve anksiyete etkisi. Klinik Psikiyatri, 5:
of attachment: A psychological study of the strange stiuation.      229-234.
Hillsdale, NJ, Erlbaum.
                                                                    Dereboy ÝF (1990) Aleksitimi öz bildirim ölçeklerinin
Aksu G, Hocaoðlu Ç (2004) Mastalji yakýnmasýyla radyolojik          psikometrik özellikleri üzerine bir çalýþma. Ankara: H.Ü. Týp
incelemeye alýnan bir grup hastada aleksitimi, anksiyete, kaygý     Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý Yayýnlanmamýþ Uzmanlýk
ve depresyon düzeylerinin araþtýrýlmasý. Klinik Psikiyatri, 7:95-   Tezi.
102.
                                                                    Derogatis LR (1992) The Brief Symptom Inventory-BSI admin-
Aslan SH, Alparslan ZN (2001) Bir grup üniversite öðrencisinde      istration, scoring and precedures manual-II. USA, Clinical
cinsiyet rollerine göre aleksitimik özelliklerin incelenmesi, 3P    Pschometric Research Inc.
Dergisi, 9:49-55.
                                                                    Deveci A, Demet MM, Özmen B ve ark. (2006) Obezitede
Bartholomew K, Horowitz LM (1991) Attachment styles among
                                                                    tedaviye yanýt ve aleksitimi. Klinik Psikiyatri, 9:170-176.
young adults: A test of four-category model. J Pers Soc Psychol,
61(2):226-244.                                                      Erden D (2005) Farklý yetiþme koþullarýnýn aleksitimi, depresy-
                                                                    on ve psikiyatrik belirtilerle iliþkisi. Klinik Psikiyatri, 8: 60-66.
Bengi S (1996) Aleksitimi, Çukurova Üniversitesi Eðitim
Fakültesi Dergisi, 2(14):32-40.                                     Evren C, Can S, Evren B ve ark. (2002) Yatarak tedavi gören
Berenbaum H, James T (1994) Correlates and retrospectively          erkek alkol baðýmlýlarýnda aleksitiminin depresyon, anksiyete ve
reported antecedents of alexityhmia. Psychosom Med, 56:353-         erektil iþlev bozukluðu ile iliþkisi: Kontrollü bir çalýþma. Klinik
359.                                                                Psikofarmakoloji Bülteni, 12:165-173.

Blanchard BE, Arena JG, Pallmeyer JP (1981) Psychosometrik          Evren C, Dalbuak E, Çakmak D (2008) Alexithymia and per-
properties of a scale to measure Alexithymia. Psychother            sonality in relation to dimension of psychopathology in male
Psychosom, 35: 67-71.                                               alcohol -dependent inpatients. Klinik Psikofarmakoloji Bülteni,
                                                                    18:1-8.
Bowlby J (1973) Attachment and loss: Separation: Anxiety and
anger. 2. Cilt, New York, Basic Books.                              Faryna A, Rodenhauser P, Torem M (1986) Development of an
                                                                    Analog Alexithymia Scale. Psychother Psychosom, 45: 201-206.
Bowlby J (1969) Attachment and loss: Attachment. 1. Cilt, New
York, Basic Books.                                                  Feiguine RJ, Jones NF, Kassel PA (1988) Distrubition of alex-
                                                                    ithymic charecteristics within an adult outpatient population,
Brennan KA, Clarck CL, Shaver PR (1998) Self-report mea-
surement of adult attachment: An integrative overview               Psychother Psychosom, 50:61-67.
Attachment Theory and Close Relationships, JA Simpson, WS           Fukunishi I, Kawamura N, Ishikawa N (1997) Mothers' low care
Rholes (Ed), Newyork, Guilford Pres, s.46-76.                       in the development of alexithymia: a preliminary study in
Cassidy J (1994) Emotion regulation: Influences of attachment       Japanese college students. Psychol Rep, 80:143-146.
relationships. Monogr Soc Res Child Dev, 59: 228-283.
                                                                    Haviland MG, Warren WL, Riggs ML (2000) An observer scale
Çelikel FÇ, Saatçioðlu Ö (2002) Konversiyon bozukluðunda            to measure alexithymia, Psychosomatics, 41:385-392.



112                                                                                                Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114
Aleksitimi: Psikolojik Belirtiler ve Baðlanma Stilleri



Hazan C, Shaver PR (1987) Romantic love conceptualized as an              Parker JDA, Taylor GJ, Bagby RM (1989) The alexithymia con-
attachment process. J Pers Soc Psychol , 52: 511-524.                     struct: Relationship with sociodemographic variables and intel-
                                                                          ligence, Compr Psychiatry, 30: 434-441.
Hexel M (2003) Alexithymia and attachment style in relation to
locus of control. Personality and Individual Differences, 35:             Rick AD, Vanheule S (2006) The relationship between per-
1261-1270.                                                                ceived parenting, adult attachment style and alexithymia in alco-
                                                                          holic inpatients. Addict Behav, 31: 1265-1270.
Jacob S, Hautekeete M (1999) Alexithymia in associated with a
low self estimated affective intensity. Personality and Individual        Rief W, Heuser J, Fichter MM (1996) What does the Toronto
Differences, 27: 125-133.                                                 Alexithymia Scale TAS-R measure? J Clin Psychol, 52: 423-429.

Karakurt G (2001) The impact of adult attachment styles on                Rothbard JC, Shaver PR (1994) Continuity of attachment across
romantic jealousy. Unpublished Master Thesis, M.E.T.U,                    the life span. Attachment in adults. Clinical and developmental
Ankara.                                                                   perspectives, MB Sperling, WH Berman (Ed), New York,
                                                                          London, The Guilford Press.
Kauhanen J, Kaplan GA, Julkunen J ve ark. (1993) Social fac-
tors in alexithymia. Compr Psychiatry, 34: 330-335.                       Sayar K, Gulec H, Topbas M (2004) Alexithymia and anger in
                                                                          patients with fibromyalgia. Clin Rheumatol, 23: 441-448.
Kooiman CG (1998) The status of alexithymia as a risk factor in
medically unexplained physical symptoms. Compr Psychiatry,                Scheidt, CE, Waller E, Schnock C ve ark.(1999) Alexithymia and
39:152-159.                                                               attachment representation in idiopathic spasmodic torticollis. J
                                                                          Nerv Ment Dis, 181:47-52.
Kraemer S, Loader P (1995) Passing through life: alexithymia
and attachment disorders. J Psychosom Res, 39: 937-941.                   Sifneos PE (1988) Alexithymia and its relationship to hemi-
                                                                          spheric specialization affect and creativity. Psychiatr Clin North
Krystal JH, Giller EL, Cichetti DV (1986) Assessment of alex-             Am, 11(3):287-293.
ithymia in posttraumatic stress disorder and somatic illness-
Introduction of a reliable measure. Psychosom Med, 48: 84-94.             Solmaz M, Sayar K, Özer ÖA ve ark. (2000) Sosyal fobi hasta-
                                                                          larýnda aleksitimi, umutsuzluk ve depresyon: Kontrollü bir çalýþ-
Laible D (2007) Attachment with parents and pers in late ado-             ma. Klinik Psikiyatri, 3: 235-241.
lescence: Links with emotional competence and social behavior.
Pers Individ Dif, 43:1185-1197.                                            Spitzer C, Siebel JU, Barnow S ve ark. (2005) Alexithymia and
                                                                          interpersonal problems, Psychother Psychosom, 74: 240-246.
Lesser IM (1981) A rewiew of the Alexithymia concept.
Psychosom Med, 43(6):531-543.                                             Sümer N (2006) Yetiþkin baðlanma ölçeklerinin kategoriler ve
                                                                          boyutlar düzeyinde karþýlaþtýrýlmasý. Türk Psikoloji Dergisi,
Lumley MA, Stettner L, Wehmer F (1996) How are alexithymia                21(57):1-22.
and physical illness linked? A review and critique of pathways. J
Psychosom Res, 41:505-518.                                                Sümer N, Güngör D (1999) Yetiþkin baðlanma stilleri ölçek-
                                                                          lerinin Türk örneklemi üzerinde psikometrik deðerlendirmesi
Madenci E, Herken H, Keven S ve ark. (2007) Fibromiyalji                  ve kültürlerarasý bir karþýlaþtýrma. Türk Psikoloji Dergisi, 14
sendromlu hastalarda aleksitimi. Türkiye Klinikleri, 27: 32-35.           (43):71-109.
Mallinckrodt B, Wei M (2005) Attachment, social competencies,             Þahin NH, Durak A (1994) Kýsa Semptom Envanteri: Türk
social support, and psychological distress. J Couns Psychol, 52:          gençleri için uyarlanmasý. Türk Psikoloji Dergisi, 9 (31): 44-56.
358-367.
                                                                          Þahin NH, Batýgün AD, Uðurtaþ S (2002) Kýsa Semptom
Mattila AK, Ahola K, Honkonen T ve ark. (2007) Alexithymia                Envanteri(KSE): Ergenler için kullanýmýnýn geçerlik, güvenirlik
and occupational burnout are strongly associated in working               ve faktör yapýsý. Türk Psikiyatri Dergisi, 13: 125-135
population. J Psychosom Res, 62(6):657-665.
                                                                          Taylor GJ, Bagby RM, Parker JD (1991) Alexithymia construct,
Meins E, Harris-Waller J, Lloyd A (2008) Understanding alex-              a potential paradigm for psychosomatic medicine. The Academy
ithymia: Associations with peer attachment style and mind-                of Psychosomatic Medicine, 32( 2):153-163.
mindedness. Pers Individ Dif, 45:146-152.
                                                                          Taylor GJ, Ryan D, Bagby M (1985) Toward the development
Mikulincer M, Shaver PR (2007) Attachment patterns in adult-              of a new self-report Alexthymia Scale. Psychother Psychosom,
hood: Structure, dynamics, and change. New York, Guilford                 43: 202-208.
Pres.
                                                                          Taymur Ý, Özen NE, Boratav C ve ark. (2007) Ýrritabl barsak
Montebarocci O, Codispoti M, Baldora B ve ark. (2004) Adult               sendromlu hastalarýn aleksitimi, mizaç, karakter özellikleri ve
attachment and alexithymia. Pers Individ Dif, 36: 499-507.                psikiyatrik taný açýsýndan deðerlendirilmesi. Klinik Psikofar-
Motan Ý, Gençöz T (2007) Aleksitimi boyutlarýnýn depresyon ve             makoloji Bülteni, 17:186-194.
anksiyete belirtileri ile iliþkileri. Türk Psikiyatri Dergisi, 18: 333-   Ünal G (2004) Bir grup üniversiteli gençte çekingenlik, aleksiti-
343.                                                                      mi ve benlik saygýsýnýn deðerlendirilmesi Klinik Psikiyatri, 7:
Parker G (1982) Parental representations and affective disorder:          215-222.
examination for an hereditary link. Br J Med Psychol, 55: 57-61.          Wearden AJ, Lamberton N, Crook N ve ark. (2005) Adult
Parker JDA, Bagby RM, Taylor GK (1993) Factorial validity of              attachment, alexithymia, and symptom reporting an extension to
the 20 item Toronto Alexithymia Scale. European Journal of                the four category model of attachment. J Psychosom Res, 58:
Personality, 7: 221-232.                                                  279-288.



Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114                                                                                                      113
Durak Batýgün A, Büyükþahin A.



Wearden AJ, Cook L, Vaughan-Jones J (2003) Adult attach-            Yemez B (1991) Aleksitimi ile Demografik Özellikler Arasýnda
ment, alexithymia, symptom reporting, and health-related cop-       Ýliþki Araþtýrýlmasý. XXVII. Ulusal Psikiyatri Kongresi, Özet
ing. J Psychosom Res, 55: 341-347.                                  Kitabý, Antalya, s.179.
Yazýcý AC, Baþterzi A, Totacar Þ ve ark. (2006) Alopesi areata ve
aleksitimi. Türk Psikiyatri Dergisi, 17(2):101-106.




114                                                                                            Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114

More Related Content

Similar to 420

Obsesif kompulsif spektrum bozuklukları (Dr Fuad Bashirov)
Obsesif kompulsif spektrum bozuklukları (Dr Fuad Bashirov)Obsesif kompulsif spektrum bozuklukları (Dr Fuad Bashirov)
Obsesif kompulsif spektrum bozuklukları (Dr Fuad Bashirov)Fuad Bashirov
 
Zeka ve kişilik
Zeka ve kişilikZeka ve kişilik
Zeka ve kişilikdnzozylvc
 
İletişim Psikolojisi 3. Hafta (2).pptx
İletişim Psikolojisi 3. Hafta (2).pptxİletişim Psikolojisi 3. Hafta (2).pptx
İletişim Psikolojisi 3. Hafta (2).pptxTaylanMARAL
 
ZİHİNSEL PSİKOLOJİ PERSPEKTİFİNDEN İRRASYONALİTE: DAVRANIŞSAL HATA VE YANILGILAR
ZİHİNSEL PSİKOLOJİ PERSPEKTİFİNDEN İRRASYONALİTE: DAVRANIŞSAL HATA VE YANILGILARZİHİNSEL PSİKOLOJİ PERSPEKTİFİNDEN İRRASYONALİTE: DAVRANIŞSAL HATA VE YANILGILAR
ZİHİNSEL PSİKOLOJİ PERSPEKTİFİNDEN İRRASYONALİTE: DAVRANIŞSAL HATA VE YANILGILARCOSKUN CAN AKTAN
 
PSİKOLOJİ
PSİKOLOJİPSİKOLOJİ
PSİKOLOJİgizem34
 
Duygular ve heyecanlar (fazlası için www.tipfakultesi.org)
Duygular ve heyecanlar (fazlası için www.tipfakultesi.org)Duygular ve heyecanlar (fazlası için www.tipfakultesi.org)
Duygular ve heyecanlar (fazlası için www.tipfakultesi.org)www.tipfakultesi. org
 

Similar to 420 (6)

Obsesif kompulsif spektrum bozuklukları (Dr Fuad Bashirov)
Obsesif kompulsif spektrum bozuklukları (Dr Fuad Bashirov)Obsesif kompulsif spektrum bozuklukları (Dr Fuad Bashirov)
Obsesif kompulsif spektrum bozuklukları (Dr Fuad Bashirov)
 
Zeka ve kişilik
Zeka ve kişilikZeka ve kişilik
Zeka ve kişilik
 
İletişim Psikolojisi 3. Hafta (2).pptx
İletişim Psikolojisi 3. Hafta (2).pptxİletişim Psikolojisi 3. Hafta (2).pptx
İletişim Psikolojisi 3. Hafta (2).pptx
 
ZİHİNSEL PSİKOLOJİ PERSPEKTİFİNDEN İRRASYONALİTE: DAVRANIŞSAL HATA VE YANILGILAR
ZİHİNSEL PSİKOLOJİ PERSPEKTİFİNDEN İRRASYONALİTE: DAVRANIŞSAL HATA VE YANILGILARZİHİNSEL PSİKOLOJİ PERSPEKTİFİNDEN İRRASYONALİTE: DAVRANIŞSAL HATA VE YANILGILAR
ZİHİNSEL PSİKOLOJİ PERSPEKTİFİNDEN İRRASYONALİTE: DAVRANIŞSAL HATA VE YANILGILAR
 
PSİKOLOJİ
PSİKOLOJİPSİKOLOJİ
PSİKOLOJİ
 
Duygular ve heyecanlar (fazlası için www.tipfakultesi.org)
Duygular ve heyecanlar (fazlası için www.tipfakultesi.org)Duygular ve heyecanlar (fazlası için www.tipfakultesi.org)
Duygular ve heyecanlar (fazlası için www.tipfakultesi.org)
 

420

  • 1. ARAÞTIRMA Aleksitimi: Psikolojik Belirtiler ve Baðlanma Stilleri Ayþegül Durak Batýgün1, Ayda Büyükþahin2 1Doç.Dr., 2Yrd.Doç.Dr., Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coðrafya Fakültesi Psikoloji Bölümü, Ankara ÖZET SUMMARY Amaç: Bu çalýþmanýn temel amacý, normal bireylerdeki Alexityhmia: Psychological Symptoms and aleksitimi ile psikolojik belirtiler ve baðlanma stilleri Attachment Styles arasýndaki iliþkileri incelemektir. Ayrýca, cinsiyet ve eðitim Objective: The main objective of this study was to inves- gibi sosyodemografik deðiþkenler ile aleksitimi arasýnda- tigate the relationship between alexithymia, psychologi- ki iliþkilerin araþtýrýlmasý da çalýþmanýn diðer bir amacýdýr. cal symptoms and attachment styles in normal individu- Yöntem: Çalýþmaya yaþ aralýðý 18-40 arasý olan 300 kiþi als. Another purpose of the present study was to exam- katýlmýþtýr. Katýlýmcýlarýn yaþ ortalamasý 26.71'dir ine the associations between sosyodemografic variables (ss=7.00). Veri toplama aracý olarak Toronto Aleksitimi such as sex and educational level and alexithymia. Ölçeði, Yakýn Ýliþkilerde Yaþantýlar Envanteri ve Kýsa Method: Three hundred individuals between 18 to 40 Semptom Envanteri kullanýlmýþtýr. Bulgular: Örneklem years of age participated. The mean age of participants aleksitimi puanlarýna göre iki uç gruba ayrýlmýþ ve alek- was 26.71 years (ss= 7.00). Toronto Alexithymia Scale sitimi puaný yüksek olan grubun, psikolojik semptomlarý (TAS), Experience in Close Relationships (ECR), and Brief daha fazla sergiledikleri görülmüþtür. Ayrýca kaçýnmacý ve Symptom Inventory (BIS) were used for data collection. kaygýlý baðlanma puanlarýnýn da daha yüksek olduðu Results: The sample was divided into two different belirlenmiþtir. Regresyon analizleri sonucunda da, eðitim, groups in terms of alexithymia scores. Alexithymic indi- kaygýlý baðlanma ve psikolojik belirti deðiþkenlerinin viduals had significantly higher scores on the psycholog- aleksitimi puanlarýný yordadýðý gözlenmektedir. Sonuç: ical symptoms, avoidant and anxious attachment styles. Bu çalýþma normal bireylerde psikolojik belirtiler, baðlan- The regression analysis also revealed that educational ma stilleri ve eðitim düzeyi gibi deðiþkenlerin aleksitimi level, anxious attachment style and psycholocial symp- puanlarý ile nasýl bir iliþki içerisinde olduðuna iliþkin bil- toms were important predictors of alexithymia scores. giler vermektedir. Bu bilgiler klinik psikoloji uygula- Conclusion: According to the results of the current malarýnda yararlý olabilir. Terapiye baþvuran hastalarýn study, high psycholocial symptoms, anxious attachment psikolojik semptomlarý deðerlendirilirken, bunlarýn alek- style and low levels of education were important predic- sitimik özellikleri olabileceði göz önünde bulundurul- tors of alexithymia scores. Thus, these findings may be malýdýr. Ayrýca, bu özellilerin de düþük eðitim düzeyi ve useful for clinical psychological practices. When psycho- güvensiz baðlanma ile iliþkisinin göz önünde bulundurul- logical symptoms of clients seeking therapy are being masý, hem uygulanacak olan terapi türünün hem de tera- evaluated, it is important to note that these may be the pide kullanýlacak tekniklerin belirlenmesinde yararlý ola- characteristics of alexithymia. In addition, taking into bilir. consideration the relationships between these features Anahtar Sözcükler: Aleksitimi, baðlanma stilleri, of alexithymia and low levels of education and unsecure psikolojik belirtiler. attachment styles might help to determine both the type of therapy and techniques which will be used in this (Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114) therapy. Key Words: Alexityhmia, attachment styles, psychologi- cal symptoms. Makalenin geliþ tarihi: 18.07.2008, Yayýna kabul tarihi: 19.11.2008 105
  • 2. Durak Batýgün A, Büyükþahin A. GÝRÝÞ suz duygu ve davranýþlarý daha az gösterdiklerini, diðer kiþilerle daha güçlü iliþkiler kurduklarýný ve Yunanca kökenli bir kelime olan Aleksitimi, diðer bireylerin duygusal sýkýntýlarýna daha duyarlý "duygular için söz yokluðu" þeklinde dilimize olduklarýný göstermektedir (Rothbard ve Shaver çevrilmiþtir (Dereboy 1990). Baþlangýçta psikoso- 1994). Güvensiz baðlanan bireylerin ise daha az matik hastalarda görülen belirtileri açýklamak pozitif duygular deneyimledikleri; anksiyete ve amacýyla ortaya atýlmýþsa da (Blanchard ve ark. depresyon gibi negatif duygulanýmlarýný dengele- 1981), günümüzde yalnýzca bu hastalarda deðil, mekte daha baþarýsýz olduklarý bildirilmektedir diðer ruhsal ve fiziksel hastalýklarda (Kooiman (Parker 1982). Baðlanma stili ile duygularý aktara- 1998, Lumley ve ark. 1996, Madenci ve ark. 2007, bilme ve dengeleyebilme arasýnda yakýn iliþki Sayar ve ark. 2004, Taymur ve ark. 2007, Yazýcý ve olduðu bildirilmektedir (Cassidy 1994). Geç ergen- ark. 2006) ve saðlýklý bireylerde de (Aslan ve lik dönemindeki bireylerle yapýlan bir çalýþmada, Alparslan 2001, Bengi 1996, Taylor ve ark. 1985) aile ve arkadaþlarýna güvenli baðlanma geliþtirmiþ sýklýkla görüldüðü vurgulanmaktadýr. Aleksiti- olanlarýn duygusal farkýndalýklarýnýn daha yüksek miklerin en belirgin özellikleri duygularýný fark olduðu, daha empatik ve daha sosyal davrandýklarý, edip bunlarý ifade etmede güçlük çekmeleridir. ayrýca daha fazla olumlu duygu aktardýklarý Duygusal iþlevlerinde ve kiþilerarasý iliþkilerinde bildirilmektedir (Laibe 2007). Baðlanma ile doðru- güçlük çekerler. Baþka bir dünyadan gelmiþ dan aleksitimi arasýndaki iliþkiyi gösteren çalýþ- gibidirler. Duygu ve düþünce arasýnda bað kurup malar da mevcuttur (Hexel 2003, Montebarocci ve bunlarý ifade etmekte sorun yaþarlar (Sifneos ark 2004, Wearden ve ark. 2003). Örneðin, servikal 1988). Yapýlan çalýþmalar sonucunda aleksitimik distoni hastalarý ve normal bireylerin özellikler ve belirtiler; "duygularý tanýma, ayýrt karþýlaþtýrýldýðý bir çalýþmada, hastalarýn daha yük- etme ve ifade de güçlük", "hayal kurmaktan yoksun sek aleksitimi puaný aldýklarý ve güvensiz bað- olma", iþlemsel düþünme" ve "dýþ merkezli biliþsel landýklarý bildirilmekte (Scheidt ve ark. 1999); yapý" olmak üzere dört ana baþlýk altýnda toplan- alkol baðýmlýsý hastalarla yapýlan bir baþka çalýþma- maktadýr (Lesser 1981, Taylor ve ark. 1991). da ise kaçýnmacý baðlanma stilinin aleksitiminin en Konuya çeþitli kuramlar açýsýndan yaklaþýlmak- güçlü yordayýcýsý olduðu belirtilmektedir (Rick ve tadýr. Bunlardan biri olan baðlanma kuramýnda Vanheule 2006). Ayrýca Japon öðrencilerle yapýlan (Bowlby 1969, Bowlby 1973) kiþinin erken yaþlarda bir çalýþmada, deneklerin çocukluk dönemlerinde ilgi ve bakýmýný üstlenen kiþiyle kurduðu iliþkinin, annelerinin ilgisini yetersiz olarak algýlamalarý ile ileriki dönemlerde onun duygu, düþünce ve aleksitimi arasýnda bir iliþki bulunmuþtur davranýþlarýnda belirleyici rol oynadýðý öne (Fukunishi ve ark. 1997). Sonuç olarak, güvensiz sürülmektedir. Hazan ve Shaver (1987), Bowlby'nin baðlanmanýn, duygularý öðrenmede baþarýsýzlýða baðlanma yaklaþýmý temel alýnarak, yetiþkinlikteki neden olabileceði ve alaksitimik kiþilik için de romantik iliþkilerin açýklanabileceðini öne sür- zemin hazýrlýyor olabileceði düþünülmektedir müþlerdir. Bu araþtýrmacýlara göre bireyler bebek- (Kraemer ve Loader 1995). Ýlgili literatür gözden lik ya da çocukluk döneminde ebeveyn ile kurulan geçirildiðinde, baðlanma, psikolojik semptomlar ve baðlanmanýn bir benzerini, yetiþkinlikte romantik aleksitimi arasýndaki iliþkileri gösteren çalýþmalara eþleriyle kurduklarý iliþkide deneyimlerler. da rastlanmaktadýr (Erden 2005, Wearden ve ark. Araþtýrmacýlar, temelde güvenli ve güvensiz olmak 2003, Wearden ve ark. 2005). Bu çalýþmalarda, üzere iki baðlanma stilinden söz etmektedirler aleksitimi ile güvensiz baðlanma ve psikolojik (Ainsworth ve ark. 1978). Güvenli baðlanma, semptomlar arasýndaki pozitif iliþkilerden söz çocuðun duygu ve ihtiyaçlarýna duyarlý olan ve bu edilmekte; baþka bir deyiþle, aleksitimi puanlarý ihtiyaçlara yerinde ve zamanýnda cevap veren arttýkça, güvensiz baðlanma ve psikolojik semptom ebeveyne karþý geliþtirilen baðlanma türü iken; puanlarýnýn da arttýðý bildirilmektedir. Üniversite güvensiz baðlanma bunun tam tersi özellikler öðrencileri üzerinde yapýlan bir diðer çalýþma da taþýyan ebeveynlere karþý geliþtirilen baðlanma türü hem kaçýnmacý hem de kaygýlý baðlanma tarzlarýnýn olarak adlandýrýlmaktadýr. Ergenler ve yetiþkinlerle aleksitimi puanlarýný pozitif olarak yordadýðýný yapýlan çalýþmalar, güvenli baðlanan kiþilerin olum- göstermiþtir (Meins ve ark. 2008). 106 Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114
  • 3. Aleksitimi: Psikolojik Belirtiler ve Baðlanma Stilleri Tablo 1. Toronto aleksitimi ölçeðinden yüksek ve düþük puan alan gruplarýn kýsa semptom envanteri ve yakýn iliþkilerde yaþantýlar envanterinden aldýklarý puanlar açýsýndan karþýlaþtýrýlmasý Aleksitimi > 12 Aleksitimi < 6 (N=60) (N=72) x ss x ss t Kaçýnmacý baðlanma stili 4.36 .70 3.97 .64 3.37* Kaygýlý baðlanma stili 4.14 1.08 3.54 .98 3.23* Kýsa Semptom Envanteri (Toplam Puan) 61.88 32.99 34.01 26.58 5.27* Kaygý 13.69 9.21 7.78 7.57 3.74* Depresyon 16.17 10.02 9.64 8.33 3.82* Olumsuz benlik 12.93 8.86 6.00 5.94 5.02* Somatizasyon 8.39 5.64 4.01 4.24 4.83* Öfke / Saldýrganlýk 9.93 5.36 6.69 4.19 3.76* *p<.001 Ülkemizde de Aleksitimi konusunda yapýlan çalýþ- GEREÇ VE YÖNTEM malarýn son 10 yýl içerisinde artýþ gösterdiði gözlen- Çalýþmaya, Ankara ili sýnýrlarý içerisinde oturmakta mektedir. Bu çalýþmalara bakýldýðýnda, özellikle olan 152 kadýn (%51) ve 148 erkek (%50) olmak irritabl barsak sendromu (Taymur ve ark. 2007), üzere toplam 300 kiþi katýlmýþtýr. Yaþ aralýðý 18-40, alopesi areata (Yazýcý ve ark. 2006), mastalji (Aksu yaþ ortalamasý 26.71'dir (ss=7.00). Bunlardan 120 ve Hacaoðlu 2004), obezite (Deveci ve ark. 2006), kiþi (%40) evli olduðunu, 166 kiþi (%55) ise duy- sosyal fobi (Solmaz ve ark. 2000) ve konversiyon gusal bir birlikteliðinin bulunduðunu ifade etmiþtir. bozukluðu (Çelikel ve Saatçioðlu 2002) gibi tanýlarý Katýlýmcýlarýn %50'si üniversite öðrencisidir. almýþ hastalar üzerinde yoðunlaþýldýðý görülmekte- Geriye kalan katýlýmcýlarýn %27'si üniversite, %15'i dir. Bununla birlikte Toronto Aleksitimi Ölçeði lise, %7.9'u ise ilkokul-ortaokul mezunudur. üzerine yapýlmýþ olan çalýþmalar da mevcuttur Üniversite öðrencileri Ankara Üniversitesi Dil ve (Dereboy 1990, Motan ve Gençöz 2007). Ancak, Tarih Coðrafya Fakültesi'nde okuyan öðrenciler herhangi bir psikiyatrik taný almamýþ olan normal arasýndan seçilmiþtir. Ýlköðretim ve lise mezunu yetiþkinlerle yapýlan çalýþma çok azdýr ve özellikle olan diðer genç ve yetiþkinler ise sözü edilen bu de aleksitimi ile baðlanma tarzlarý arasýndaki iliþki- öðrencilerin ve araþtýrmacýlarýn çevresinde bulunan lerin incelendiði bir çalýþmaya rastlanmamýþtýr. Bu kiþilerden (Örneðin: üniversitenin personeli, temiz- noktadan hareketle bu çalýþmanýn amacý, normal lik elemanlarý, bu kiþilerin eþ dost ve akrabalarý vb) bireylerdeki aleksitimik özellikler ile psikolojik oluþmaktadýr. Deðerlendirme aracý olarak aþaðýda- belirtiler ve baðlanma tarzlarý arasýndaki iliþkileri ki ölçekler kullanýlmýþtýr: belirlemektir. Bu amaç doðrultusunda; 1- alek- sitimik özellikler gösteren ve göstermeyen Toronto Aleksitimi Ölçeði (TAÖ). Bireylerdeki alek- bireylerde psikolojik semptomlar ve baðlanma tarz- sitimik özellikleri belirleyebilmek amacýyla geliþti- larý açýsýndan bir farklýlýk var mýdýr?, 2- aleksitimik rilen 26 maddelik, beþ basamaklý likert tipi bir özellikleri yordayan deðiþkenler nelerdir?, 3- cin- ölçektir (Taylor ve ark. 1985). Ölçeðin Türkiye'de siyet ve eðitim gibi sosyodemografik deðiþkenlerin geçerlik ve güvenirlik çalýþmasý Dereboy (1990) etkisi mevcut mudur? gibi sorulara cevap bulmaya tarafýndan gerçekleþtirilmiþtir. Uyarlama çalýþ- çalýþýlmýþtýr. masýnda, ölçek evet/hayýr þeklinde iki seçenekli hale getirilmiþtir. Ölçeðin cronbach alfa iç tutarlýlýk katsayýsý .65'tir. Ölçekten alýnan puanlarýn yük- Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114 107
  • 4. Durak Batýgün A, Büyükþahin A. Tablo 2. Aleksitimi toplam puaný ile baðlanma stilleri ve psikolojik belirtiler arasýndaki korelasyonlar Aleksitimi Toplam Puaný YÝYE- Kaçýnmacý baðlanma stili .17* YÝYE- Kaygýlý Baðlanma stili .18* Kýsa Semptom Envanteri (Toplam Puan) .35* Kaygý .31* Depresyon .30* Olumsuz benlik .33* Somatizasyon .35* Öfke/saldýrganlýk .26* *p<.001 selmesi, aleksitiminin de arttýðý anlamýna gelmekte- psikolojik semptomlarýn sýklýðýna iþaret etmektedir. dir. Yukarýda tanýmlanan ölçekler, baþta demografik Yakýn Ýliþkilerde Yaþantýlar Envanteri (YÝYE). bilgi formu sabit kalmak üzere, sýra etkisini kontrol Brennan ve ark. (1998) tarafýndan geliþtirilen, edebilmek amacýyla, deðiþik sýralarda dizilmiþtir. baðlanmada temel iki boyut olan yakýn iliþkilerde Uygulama, bireysel olarak ya da gençlerin bir kýs- yaþanan kaygý ve baþkalarýndan kaçýnmayý ölçen 36 mýna okuduklarý fakülte içerisindeki sýnýflarda maddelik bir ölçektir. Ölçekteki her bir madde, toplu olarak yapýlmýþtýr. Araþtýrmaya katýlan Likert tipi 7 dereceli (1=hiç katýlmýyorum, 7= bireylere araþtýrmanýn amacý hakkýnda kýsa bir bilgi kesinlikle katýlýyorum) bir ölçek üzerinden deðer- verilmiþ ve gönüllülük ilkesi temel alýnýþtýr. lendirilmektedir. Sümer (2006), ölçek üzerinde Verilerin analizi SPSS for Windows 11.00 paket yapmýþ olduðu çalýþmalar sonucunda, "kaygý" ve programý ile gerçekleþtirilmiþtir. "kaçýnma" olmak üzere iki boyut elde etmiþtir. Ölçeðin iç tutarlýlýk katsayýlarý, sýrasýyla 0.86 ve 0.90 BULGULAR olarak bulunmuþtur. Bu ölçek daha önce de Türkiye'de bazý araþtýrmacýlar tarafýndan da kul- I- Aleksitimik Olan ve Olmayan Gruplarýn Ölçekler- lanýlmýþ (Karakurt 2001, Sümer ve Güngör 1999), den Aldýklarý Puanlar Açýsýndan Karþýlaþtýrýlmasý geçerli ve güvenilir olduðuna iliþkin bilgiler elde Aleksitimik olan ve olmayan gruplarý, baðlanma edilmiþtir. stilleri ve psikolojik belirti göstermeleri açýsýndan Kýsa Semptom Envanteri (KSE). Derogatis (1992) karþýlaþtýrmak amacýyla, örneklem Aleksitimi tarafýndan geliþtirilmiþ, 53 maddeden oluþan ve 0-4 toplam puaný açýsýndan ortalamanýn (x=9.04, arasý puanlanan Likert tipi bir ölçektir. Türkiye ss=3.00) bir standart sapma üstü ve bir standart uyarlamasý hem yetiþkin (Þahin ve Durak 1994) sapma altý olmak üzere iki gruba ayrýlmýþtýr. Bu hem de ergen (Þahin ve ark. 2002) örneklemi ortalama puanýn bir standart sapma üstü 12, bir üzerinde yapýlmýþ, yüksek geçerlik ve güvenirlik standart sapma altý ise 6'dýr. Böylece örneklem deðerleri elde edilmiþtir. Yapýlan faktör analizi aleksitimik olan (aleksitimi >12, n= 60) ve alek- sonucunda, kaygý, depresyon, olumsuz benlik, sitimik olmayan (aleksitimi < 6, n= 72) olmak somatizasyon ve öfke/saldýrganlýk olmak üzere beþ üzere ikiye ayrýlmýþtýr. Bu iki uç grup, "Yakýn Ýliþ- faktör elde edilmiþtir. KSE'nin yetiþkin örnekle- kilerde Yaþantýlar Envanteri" ve "Kýsa Semptom minden elde edilen iç tutarlýlýk katsayýlarý .75 ile Envanteri"nden aldýklarý puanlar açýsýndan .87; ergen örnekleminden elde edilen iç tutarlýlýk karþýlaþtýrýlmýþlardýr. Sonuçlar Tablo 1'de göste- katsayýlarý ise .70 ile .88 arasýnda deðiþmektedir. rilmiþtir. Ölçekten alýnan yüksek puanlar bireylerdeki Tablo 1'de görüldüðü gibi, Aleksitimik olan 108 Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114
  • 5. Aleksitimi: Psikolojik Belirtiler ve Baðlanma Stilleri Tablo 3. Aleksitimi puanlarýný yordayan deðiþkenler (aþamalý hiyerarþik regresyon analizi sonuçlarý) Deðiþkenler (Regresyon denklemine R2 R2 deð. F deð. B Standart Hata Beta giriþ sýrasýna göre) I. Aþama (Demografik Deðiþkenler) Eðitim .03 .03 7.54 -1.09 .39 -.16 II. Aþama (Yakýn Ýliþkilerde Yaþantýlar Envanteri-YÝYE ) Kaygýlý baðlanma .06 .04 10.53 .28 .17 .10 III. Aþama (Kýsa Semptom Envanteri-KSE) Kýsa Semptom Envanteri (Toplam puan) .16 .10 32.19 .03 .01 .32 bireyler, olmayan bireylere göre kaygý, depresyon, Tablo 3'de görüldüðü gibi, denkleme ilk blokta, yaþ, olumsuz benlik, somatizasyon ve öfke/saldýrganlýk eðitim ve cinsiyet ve iliþki türü (evli, flört) sosyode- gibi psikolojik belirtileri daha fazla göstermekte- mografik deðiþkenler olarak girilmiþ; bunlar arasýn- dirler. Benzer þekilde, gruplar baðlanma stilleri dan yalnýzca "eðitim"in yordayýcý gücünün anlamlý açýsýndan incelendiðinde, aleksitimik olanlarýn hem olduðu görülmüþtür [F= 7.54; sd= 1-283; p<.01]. kaygýlý hem de kaçýnmacý baðlanma stillerinden Daha sonra ikinci blok olarak YÝYE alt ölçekleri anlamlý düzeyde daha yüksek puanlar aldýklarý eklendiðinde, sadece "Kaygýlý Baðlanma Tarzý" gözlenmektedir denkleme girerek kendinden önceki eðitim deðiþkeni ile birlikte toplam varyansýn %6'sýný açýk- II. Ölçekler Arasý Korelasyonlar ve Regresyon Analizi lamýþtýr [F= 9.16; sd=2-282; p<0.01)]. Son blokta Aleksitimi toplam puaný ile baðlanma stilleri ve ise "Kýsa Semptom Envanteri Toplam Puaný" eklen- psikolojik belirtiler arasýndaki korelasyon kat- miþtir. KSE toplam puanýnýn da denkleme girme- sayýlarý Tablo 2'de görülmektedir. siyle birlikte [F= 17.51; sd=3-281; p<0.01], tüm bu Aleksitimi puanlarý ile Kaçýnmacý Baðlanma tarzý deðiþkenlerin toplam varyansýn %16'sýný açýkladýk- puanlarý arasýndaki korelasyon katsayýsý 0.17 larý görülmektedir. (p<.001), Aleksitimi puanlarý ile Kaygýlý Baðlanma III. Demografik Deðiþkenlere Yönelik Analizler Tarzý puanlarý arasýndaki korelasyon katsayýsý ise Bu aþamada, Toronto Aleksitimi Ölçeði, Kýsa 0.18 (p<.001) olarak saptanmýþtýr. Aleksitimi Semptom Envanteri ve Yakýn Ýliþkilerde Yaþantýlar puaný ile Kýsa Semptom Envanteri toplam puaný ve Envanterinden alýnan puanlarýn cinsiyet ve eðitim alt ölçekleri arasýndaki korelasyon katsayýlarý ise, deðiþkenlerine göre farklýlaþýp farklýlaþmadýðýna 0.26 (p< .001) ile .35 (p<.001) arasýnda deðiþmek- bakýlmýþtýr. Bu amaçla, tüm analizlerde yaþýn etkisi tedir. kontrol edilerek Cinsiyet (2) X Eðitim (2) baðýmsýz Çalýþmanýn amacý doðrultusunda, aleksitimi puan- örneklem grubu desenine uygun çok deðiþkenli larýný yordayan deðiþkenleri belirleyebilmek için varyans analizi (MANCOVA) yapýlmýþtýr. Analiz aþamalý (stepwise) hiyerarþik regresyon analizi sýrasýnda eðitim iki gruba ayrýlmýþtýr. Buna göre, yapýlmýþtýr. Sonuçlar Tablo 3'de gösterilmiþtir. "ilköðretim ve lise mezunu" olanlar bir grup, Deðiþkenler, aþamalý çözüm sonucuna göre denk- "üniversite öðrencisi ve mezunu" olanlar diðer bir leme giriþ sýrasýnda tabloda yer almaktadýr. grup olarak ele alýnmýþtýr. Yaþ ve eðitim temel etki- Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114 109
  • 6. Durak Batýgün A, Büyükþahin A. lerinin Wilks' Lambda deðerleri bazý baðýmlý bulgumuzu destekler niteliktedir. Aleksitimi puan- deðiþkenler yönünden anlamlý farklar olduðuna larýna cinsiyet deðiþkeni açýsýndan bakýldýðýnda ise iþaret etmektedir (Wilks' Lambda deðerleri sýrasýy- herhangi bir anlamlý farklýlýðýn bulunmadýðý la .93, .93; serbestlik dereceleri 291; F deðerleri görülmüþtür. Literatürde bu konuya iliþkin deðiþik sýrasýyla 5.52, 5.78 p<.001). bulgular söz konusudur. Bazý çalýþmalarda aleksiti- minin erkeklerde daha fazla görüldüðü bildirilirken Toronto Aleksitimi Ölçeði'nden alýnan toplam (Feiguine 1988, Mattila ve ark. 2007, Parker ve ark. puanlar üzerinde eðitim [F(1,294)= 7.31, p<.01, 1993) bazý çalýþmalarda da, bizim bulgumuzda eta2=.03] deðiþkeninin anlamlý bir etkisi olduðu olduðu gibi, cinsiyetler arasý bir farklýlýðýn olmadýðý gözlenmiþtir. Buna göre, ilköðretim-lise mezunu (Aslan ve Alparslan 2001, Krystal ve ark. 1986, (x=9.91, S=2.71) olanlarýn aleksitimi puanýnýn, Ünal 2005) belirtilmektedir. üniversite öðrencisi-mezunu (x=8.79, ss=3.05) olanlardan anlamlý düzeyde daha yüksek olduðu Hatýrlanacaðý gibi, Aleksitimi Ölçeði'nden alýnan görülmektedir. Yakýn Ýliþkilerde Yaþantýlar puanlar açýsýndan ortalamanýn bir standart sapma Envanterin'den alýnan puanlar açýsýndan üstü ve bir standart sapma altý olmak üzere iki grup bakýldýðýnda ise Kaçýnmacý Baðlanma Stili alt elde edilmiþti. Bu iki uç grup, kaçýnmacý ve kaygýlý ölçeði üzerinde eðitim [F(1,294)=18.46, p<.001, baðlanma alt ölçeklerinden aldýklarý puanlarýn yaný eta2= .06] temel etkisi görülmektedir. Ýlköðretim- sýra Kýsa Semptom Envanteri toplam puaný ve alt lise mezunu bireyler (x=4.31, ss=.76) üniversite ölçeklerinden aldýklarý puanlar açýsýndan da öðrencisi-mezunu olanlardan (x=4.05, ss=.66) karþýlaþtýrýlmýþtýr. Sonuçlar, aleksitimik olan birey- anlamlý düzeyde daha yüksek puanlar almýþlardýr. lerin daha fazla kaygýlý ve kaçýnmacý baðlanma tarz- Yine benzer olarak, Kaygýlý Baðlanma Stili alt larýna sahip olduklarýný ve daha fazla psikolojik ölçeðinde de, eðitim [F(1,294)= 4.69, p<.05, eta2= semptom sergilediklerini göstermektedir. .02] temel etkisi anlamlýdýr. Bu alt ölçekten de Aleksitimi ve psikopatoloji arasýndaki iliþkileri eðitim düzeyi ilköðretim-lise (x=4.01, S=1.12) gösteren çalýþmalarýn yoðunluðu göz önünde olanlarýn üniversite öðrencisi-mezunlardan (x= bulundurulacak olursa, bu bulgu oldukça anlamlý 3.82, ss= 1.00) anlamlý olarak daha yüksek baðlan- görünmektedir. Hatýrlanacaðý gibi, aleksitimi ma puanlarý aldýklarý gözlenmektedir. Kýsa baþlangýçta psikosomatik hastalardaki belirtileri Semptom Envanteri'nden alýnan puanlar açýsýndan tanýmlamak için kullanýlmaya baþlanan bir terim bakýldýðýnda ise herhangi bir temel ya da ortak etki idi. Daha sonraki yýllarda aleksitiminin yalnýzca görülmemiþtir. psikosomatik hastalara özgü bir özellik olmadýðý, diðer medikal psikiyatrik hastalýklar ile de yakýndan TARTIÞMA iliþkili olduðu belirtilmiþtir (Haviland ve ark. 2000). Hatta, aleksitiminin genel popülasyonda da yaygýn Aleksitimi ile ilgili çalýþmalar gözden geçirildiðinde olduðu belirtilerek, yalnýzca patolojiye özgü bir cinsiyet, yaþ ve eðitim düzeyi gibi bazý sosyode- yapý deðil, genel bir yapý olduðu öne sürülmekte; mografik deðiþkenlerin önemi vurgulanmaktadýr. duygusal tarzdaki bireysel farklýlýklara odaklanan Bu çalýþmada yaþýn etkisi kontrol edilerek, cinsiyet araþtýrmalarda ele alýnabilecek bir deðiþken olduðu ve eðitim deðiþkenleri açýsýndan farklýlýklara üzerinde durulmaktadýr (Jacob ve Hautekeete bakýlmýþtýr. Yapýlan çoklu covaryans analizi (MAN- 1999). Örneklemi "aleksitimik" ve "aleksitimik COVA) sonuçlarýna göre, toplam aleksitimi puan- olmayan" þeklinde ikiye ayýrarak yapýlan ve çeþitli larý üzerinde yalnýzca eðitim deðiþkeninin anlamlý semptom tarama listelerinin kullanýldýðý bazý çalýþ- etkisi gözlenmiþtir. Ýlköðretim-lise mezunu olan malarda da, bizim bulgumuz ile paralel olarak, bireyler, üniversite öðrencisi-mezunu olan bireyler- aleksitimik bireylerin psikolojik semptomlarýnýn den daha yüksek puanlar almýþlardýr. Baþka bir anlamlý düzeyde yüksek olduðu bildirilmektedir deyiþle, eðitim düzeyi düþük olan bireyler daha (Evren ve ark. 2008, Rief ve ark. 1996). Benzer aleksitimik görünmektedirler. Hem yurt içinde biçimde, aleksitimi ile baðlanma tarzlarý arasýndaki (Evren ve ark. 2002, Yemez 1991) hem de yurt iliþkilerin araþtýrýldýðý çalýþmalar da bizim bulgu- dýþýnda (Faryna ve ark. 1986, Kauhanen ve ark. larýmýzý destekler niteliktedir. Bazý araþtýrmacýlar 1993) yapýlan çalýþmalar, eðitim düzeyine iliþkin bu 110 Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114
  • 7. Aleksitimi: Psikolojik Belirtiler ve Baðlanma Stilleri aleksitiminin çocukluk döneminde yaþanan psiþik minin özelliðinden de kaynaklanýyor olabileceði travma ya da anne-çocuk iliþkisindeki karmaþadan düþünülmektedir. Þöyle ki, aleksitiminin geliþi- (bozukluktan) kaynaklanabileceðini ileri sürmekte- minde bizim ele almýþ olduðumuz deðiþkenlerden dirler. Örneðin, Berenbaum ve James (1994), farklý olarak pek çok deðiþken etkili olabilir. kendilerini fiziksel ve duygusal olarak güvensiz ve Dolayýsýyla etkili olabilecek baþka deðiþkenlerin emniyetsiz bir aile ortamýnda algýlayan ve duygu- çalýþmada ele alýnmamýþ olmasý, regresyon larýný ifade etme konusunda cesaretlendirilmeyen sonuçlarýndaki varyansýn düþük olmasýný açýklaya- çocuklarýn, duygusal durumlarý ile baþarýlý bir bilir. Bu nedenle yapýlacak olan daha sonraki çalýþ- biçimde nasýl baþa çýkabileceklerini öðrenemedik- malarda bu noktanýn dikkate alýnmasýnda yarar lerini belirtmektedirler. Bu güçlük ve çevresinde olacaktýr. duygularýný ifade edebilen rol modellerinin olma- Tüm bulgular gözden geçirilecek olursa, "eðitim masýnýn, kiþinin duygularýný aktarabilmesinde düzeyinin düþük olmasý" (ortaöðretim-lise), "kaygýlý sýkýntý ve kararsýzlýk (ambivalence) yaratabileceðini baðlanma" ve "psikolojik belirtilerin yüksek olmasý" öne sürmektedirler. Konuya iliþkin diðer çalýþmalar aleksitimik özelliklerin yordanmasýnda önemli da, aleksitimik bireylerin kaçýnmacý türdeki güven- deðiþkenler olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Daha siz baðlanma tarzýný daha fazla sergilediklerini önce de belirtildiði gibi, aleksitimi hem normal göstermektedir (Spitzer ve ark. 2005, Wearden ve popülasyonda yaygýn olarak görülmekte hem de ark. 2003). pek çok medikal ve psikiyatrik hastalýk ile yakýndan Regresyon analizleri sonucunda da, eðitim, kaygýlý iliþkili olduðu vurgulanmaktadýr. Bu açýdan baðlanma ve psikolojik belirtiler toplam puanýnýn, bakýldýðýnda, aleksitiminin iliþkili olduðu deðiþken- aleksitimiyi yordayan deðiþkenler olarak karþýmýza lerin belirlenmesi açýsýndan bu çalýþmanýn bulgu- çýktýklarý görülmektedir. Literatürde de güvensiz larýnýn önemli olduðu söylenebilir. Ayrýca, bu bul- baðlanma türlerinin aleksitiminin yordayýcýsý gularýn, klinik psikoloji uygulamalarýnda da yararlý olduðuna iliþkin bulgular mevcuttur (Rick ve olabileceði düþünülmektedir. Þöyle ki; terapiye Vanheule 2006, Meins ve ark. 2008). Bizim çalýþ- baþvuran hastalarýn psikolojik semptomlarý deðer- mamýzda buna ek olarak, eðitim deðiþkeninin de lendirilirken, bu hastalarýn aleksitimik özellikleri aleksitimiyi yordamada katkýsýnýn göz ardý olabileceði ve bu özelliklerin de düþük eðitim edilmemesi gerektiði ortaya çýkmýþtýr. Ölçekler düzeyi ve güvensiz baðlanma ile iliþkisinin göz arasý korelasyonlar da bu sonuçlarý destekler özel- önünde bulundurulmasý, hem uygulanacak olan liktedir. Aleksitimi, güvensiz baðlanma stilleri ve terapi türünün hem de terapide kullanýlacak psikolojik semptomlar arasýnda pozitif korelasyon- tekniklerin belirlenmesinde yararlý olabilir. larýn mevcut olduðunu gösteren çalýþmalar bulun- Çalýþmanýn kýsýtlýlýklarý da mevcuttur. Öncelikle, maktadýr. Örneðin, bizim de kullandýðýmýz, "Yakýn yalnýzca kendini bildirim (self-report) türü ölçekler Ýliþkilerde Baðlanma Ölçeði"nin kullanýldýðý bir uygulanmýþtýr. Kiþinin beyanýna dayalý ölçümlerin çalýþmada, kaygýlý ve kaçýnmacý baðlanma stilleri ile kiþinin savunucu yaklaþýmlara açýk olmasý gibi psikolojik semptomlar arasýnda pozitif bir iliþkinin nedenlerle baðlanma tarz ya da boyutlarýný nesnel bulunduðu belirtilerek, kaçýnmacý baðlanma art- olarak temsil edemediði belirtilmektedir týkça aleksitiminin arttýðý vurgulanmaktadýr (Mikulincer ve Shaver 2007). Benzer bir durum (Mallinckrodt ve Wei 2005). Düþük aleksitimi aleksitimi ölçekleri için de geçerlidir. Aleksitiminin puanlarý ile güvenli baðlanma arasýndaki iliþkiler- özellikleri göz önünde bulundurulacak olursa (ken- den de söz edilmektedir (Hexel 2003). Ancak, dini yansýtmada güçlük, duygularýn ifadesinde zor- bizim araþtýrmamýzdaki sonuçlar deðer- lanma vb), elde edilen verilerin geçerliðinin kesin lendirilirken, denkleme giren eðitim ve kaygýlý olamayacaðý belirgindir. Kuþkusuz bu nokta, alek- baðlanma deðiþkenlerinin toplam varyansýn sitimik özelliklerin ve baðlanma tarzlarýnýn kendini %6'sýný, Psikolojik semptom puanlarýnýn ise bildirim türü ölçekler ile saptanmaya çalýþýldýðý tüm %10'unu açýkladýklarýný göz önünde bulundurmak çalýþmalar için geçerlidir. Dolayýsýyla, bu ölçüm- gerekir. Bu düþük deðerler olasý ölçek sorunlarýn- lerin, "görüþme" vb. türden diðer deðerlendirme dan kaynaklanýyor olabilir. Bunun yanýnda aleksiti- teknikleri ile de desteklenmesinin yararlý olacaðý Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114 111
  • 8. Durak Batýgün A, Büyükþahin A. söylenebilir. Ýkinci olarak; örneklemi oluþturan Taný almýþ hastalar ile normal bireylerden oluþan bireyler rastgele örnekleme yöntemiyle bir örneklem üzerinden yapýlan karþýlaþtýrmalý bir seçilmemiþtir. Dolayýsý ile temsil yeteneði mevcut çalýþma, baðlanma tarzlarý ile psikolojik semptom- deðildir. Ayrýca örneklemin büyük bir bölümü lar ve aleksitimi arasýndaki iliþkiler anlamýnda daha (%77) üniversite öðrencisi ve mezunlarýndan oluþ- doyurucu bilgiler saðlayacaktýr. Bulgular deðer- maktadýr. Ýlköðretim ve lise düzeyindeki bireylerin lendirilirken sözü edilen bu kýsýtlýlýklarýn göz sayýsý yetersizdir. Bu nedenle, eðitim deðiþkenine önünde bulundurulmasý ve genelleme yapýlmamasý iliþkin analizler yapýlýrken, gruplar "ilköðretim-lise" doðru bir yaklaþým olacaktýr. Bundan sonra yapýla- ve "üniversite öðrencisi-mezunu" olmak üzere iki cak olan çalýþmalarýn bu bilgiler ýþýðýnda düzen- gruba ayrýlmýþtýr. Oysa gruplarý ilköðretim, lise ve lenebileceðini düþünmekteyiz. üniversite olmak üzere üçe ayýrarak analizlere tabi tutmak, kuþkusuz eðitim deðiþkeninin etkisi Yazýþma adresi: Dr. Ayþegül Durak Batýgün, Ankara Üniversite- konusunda bize daha ayrýntýlý ve güvenilir bilgiler si Dil ve Tarih Coðrafya Fakültesi Psikoloji Bölümü, Ankara, saðlayabilirdi. Son olarak; çalýþmada yalnýzca nor- ayseguldurak@yahoo.com mal popülasyon ile çalýþýlmýþ, psikiyatrik hastalýk tanýsý almýþ bireylerden ölçümler alýnamamýþtýr. KAYNAKLAR Ainsworth MDS, Bleher MC, Waters E ve ark. (1978) Patterns aleksitiminin depresyon ve anksiyete etkisi. Klinik Psikiyatri, 5: of attachment: A psychological study of the strange stiuation. 229-234. Hillsdale, NJ, Erlbaum. Dereboy ÝF (1990) Aleksitimi öz bildirim ölçeklerinin Aksu G, Hocaoðlu Ç (2004) Mastalji yakýnmasýyla radyolojik psikometrik özellikleri üzerine bir çalýþma. Ankara: H.Ü. Týp incelemeye alýnan bir grup hastada aleksitimi, anksiyete, kaygý Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý Yayýnlanmamýþ Uzmanlýk ve depresyon düzeylerinin araþtýrýlmasý. Klinik Psikiyatri, 7:95- Tezi. 102. Derogatis LR (1992) The Brief Symptom Inventory-BSI admin- Aslan SH, Alparslan ZN (2001) Bir grup üniversite öðrencisinde istration, scoring and precedures manual-II. USA, Clinical cinsiyet rollerine göre aleksitimik özelliklerin incelenmesi, 3P Pschometric Research Inc. Dergisi, 9:49-55. Deveci A, Demet MM, Özmen B ve ark. (2006) Obezitede Bartholomew K, Horowitz LM (1991) Attachment styles among tedaviye yanýt ve aleksitimi. Klinik Psikiyatri, 9:170-176. young adults: A test of four-category model. J Pers Soc Psychol, 61(2):226-244. Erden D (2005) Farklý yetiþme koþullarýnýn aleksitimi, depresy- on ve psikiyatrik belirtilerle iliþkisi. Klinik Psikiyatri, 8: 60-66. Bengi S (1996) Aleksitimi, Çukurova Üniversitesi Eðitim Fakültesi Dergisi, 2(14):32-40. Evren C, Can S, Evren B ve ark. (2002) Yatarak tedavi gören Berenbaum H, James T (1994) Correlates and retrospectively erkek alkol baðýmlýlarýnda aleksitiminin depresyon, anksiyete ve reported antecedents of alexityhmia. Psychosom Med, 56:353- erektil iþlev bozukluðu ile iliþkisi: Kontrollü bir çalýþma. Klinik 359. Psikofarmakoloji Bülteni, 12:165-173. Blanchard BE, Arena JG, Pallmeyer JP (1981) Psychosometrik Evren C, Dalbuak E, Çakmak D (2008) Alexithymia and per- properties of a scale to measure Alexithymia. Psychother sonality in relation to dimension of psychopathology in male Psychosom, 35: 67-71. alcohol -dependent inpatients. Klinik Psikofarmakoloji Bülteni, 18:1-8. Bowlby J (1973) Attachment and loss: Separation: Anxiety and anger. 2. Cilt, New York, Basic Books. Faryna A, Rodenhauser P, Torem M (1986) Development of an Analog Alexithymia Scale. Psychother Psychosom, 45: 201-206. Bowlby J (1969) Attachment and loss: Attachment. 1. Cilt, New York, Basic Books. Feiguine RJ, Jones NF, Kassel PA (1988) Distrubition of alex- ithymic charecteristics within an adult outpatient population, Brennan KA, Clarck CL, Shaver PR (1998) Self-report mea- surement of adult attachment: An integrative overview Psychother Psychosom, 50:61-67. Attachment Theory and Close Relationships, JA Simpson, WS Fukunishi I, Kawamura N, Ishikawa N (1997) Mothers' low care Rholes (Ed), Newyork, Guilford Pres, s.46-76. in the development of alexithymia: a preliminary study in Cassidy J (1994) Emotion regulation: Influences of attachment Japanese college students. Psychol Rep, 80:143-146. relationships. Monogr Soc Res Child Dev, 59: 228-283. Haviland MG, Warren WL, Riggs ML (2000) An observer scale Çelikel FÇ, Saatçioðlu Ö (2002) Konversiyon bozukluðunda to measure alexithymia, Psychosomatics, 41:385-392. 112 Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114
  • 9. Aleksitimi: Psikolojik Belirtiler ve Baðlanma Stilleri Hazan C, Shaver PR (1987) Romantic love conceptualized as an Parker JDA, Taylor GJ, Bagby RM (1989) The alexithymia con- attachment process. J Pers Soc Psychol , 52: 511-524. struct: Relationship with sociodemographic variables and intel- ligence, Compr Psychiatry, 30: 434-441. Hexel M (2003) Alexithymia and attachment style in relation to locus of control. Personality and Individual Differences, 35: Rick AD, Vanheule S (2006) The relationship between per- 1261-1270. ceived parenting, adult attachment style and alexithymia in alco- holic inpatients. Addict Behav, 31: 1265-1270. Jacob S, Hautekeete M (1999) Alexithymia in associated with a low self estimated affective intensity. Personality and Individual Rief W, Heuser J, Fichter MM (1996) What does the Toronto Differences, 27: 125-133. Alexithymia Scale TAS-R measure? J Clin Psychol, 52: 423-429. Karakurt G (2001) The impact of adult attachment styles on Rothbard JC, Shaver PR (1994) Continuity of attachment across romantic jealousy. Unpublished Master Thesis, M.E.T.U, the life span. Attachment in adults. Clinical and developmental Ankara. perspectives, MB Sperling, WH Berman (Ed), New York, London, The Guilford Press. Kauhanen J, Kaplan GA, Julkunen J ve ark. (1993) Social fac- tors in alexithymia. Compr Psychiatry, 34: 330-335. Sayar K, Gulec H, Topbas M (2004) Alexithymia and anger in patients with fibromyalgia. Clin Rheumatol, 23: 441-448. Kooiman CG (1998) The status of alexithymia as a risk factor in medically unexplained physical symptoms. Compr Psychiatry, Scheidt, CE, Waller E, Schnock C ve ark.(1999) Alexithymia and 39:152-159. attachment representation in idiopathic spasmodic torticollis. J Nerv Ment Dis, 181:47-52. Kraemer S, Loader P (1995) Passing through life: alexithymia and attachment disorders. J Psychosom Res, 39: 937-941. Sifneos PE (1988) Alexithymia and its relationship to hemi- spheric specialization affect and creativity. Psychiatr Clin North Krystal JH, Giller EL, Cichetti DV (1986) Assessment of alex- Am, 11(3):287-293. ithymia in posttraumatic stress disorder and somatic illness- Introduction of a reliable measure. Psychosom Med, 48: 84-94. Solmaz M, Sayar K, Özer ÖA ve ark. (2000) Sosyal fobi hasta- larýnda aleksitimi, umutsuzluk ve depresyon: Kontrollü bir çalýþ- Laible D (2007) Attachment with parents and pers in late ado- ma. Klinik Psikiyatri, 3: 235-241. lescence: Links with emotional competence and social behavior. Pers Individ Dif, 43:1185-1197. Spitzer C, Siebel JU, Barnow S ve ark. (2005) Alexithymia and interpersonal problems, Psychother Psychosom, 74: 240-246. Lesser IM (1981) A rewiew of the Alexithymia concept. Psychosom Med, 43(6):531-543. Sümer N (2006) Yetiþkin baðlanma ölçeklerinin kategoriler ve boyutlar düzeyinde karþýlaþtýrýlmasý. Türk Psikoloji Dergisi, Lumley MA, Stettner L, Wehmer F (1996) How are alexithymia 21(57):1-22. and physical illness linked? A review and critique of pathways. J Psychosom Res, 41:505-518. Sümer N, Güngör D (1999) Yetiþkin baðlanma stilleri ölçek- lerinin Türk örneklemi üzerinde psikometrik deðerlendirmesi Madenci E, Herken H, Keven S ve ark. (2007) Fibromiyalji ve kültürlerarasý bir karþýlaþtýrma. Türk Psikoloji Dergisi, 14 sendromlu hastalarda aleksitimi. Türkiye Klinikleri, 27: 32-35. (43):71-109. Mallinckrodt B, Wei M (2005) Attachment, social competencies, Þahin NH, Durak A (1994) Kýsa Semptom Envanteri: Türk social support, and psychological distress. J Couns Psychol, 52: gençleri için uyarlanmasý. Türk Psikoloji Dergisi, 9 (31): 44-56. 358-367. Þahin NH, Batýgün AD, Uðurtaþ S (2002) Kýsa Semptom Mattila AK, Ahola K, Honkonen T ve ark. (2007) Alexithymia Envanteri(KSE): Ergenler için kullanýmýnýn geçerlik, güvenirlik and occupational burnout are strongly associated in working ve faktör yapýsý. Türk Psikiyatri Dergisi, 13: 125-135 population. J Psychosom Res, 62(6):657-665. Taylor GJ, Bagby RM, Parker JD (1991) Alexithymia construct, Meins E, Harris-Waller J, Lloyd A (2008) Understanding alex- a potential paradigm for psychosomatic medicine. The Academy ithymia: Associations with peer attachment style and mind- of Psychosomatic Medicine, 32( 2):153-163. mindedness. Pers Individ Dif, 45:146-152. Taylor GJ, Ryan D, Bagby M (1985) Toward the development Mikulincer M, Shaver PR (2007) Attachment patterns in adult- of a new self-report Alexthymia Scale. Psychother Psychosom, hood: Structure, dynamics, and change. New York, Guilford 43: 202-208. Pres. Taymur Ý, Özen NE, Boratav C ve ark. (2007) Ýrritabl barsak Montebarocci O, Codispoti M, Baldora B ve ark. (2004) Adult sendromlu hastalarýn aleksitimi, mizaç, karakter özellikleri ve attachment and alexithymia. Pers Individ Dif, 36: 499-507. psikiyatrik taný açýsýndan deðerlendirilmesi. Klinik Psikofar- Motan Ý, Gençöz T (2007) Aleksitimi boyutlarýnýn depresyon ve makoloji Bülteni, 17:186-194. anksiyete belirtileri ile iliþkileri. Türk Psikiyatri Dergisi, 18: 333- Ünal G (2004) Bir grup üniversiteli gençte çekingenlik, aleksiti- 343. mi ve benlik saygýsýnýn deðerlendirilmesi Klinik Psikiyatri, 7: Parker G (1982) Parental representations and affective disorder: 215-222. examination for an hereditary link. Br J Med Psychol, 55: 57-61. Wearden AJ, Lamberton N, Crook N ve ark. (2005) Adult Parker JDA, Bagby RM, Taylor GK (1993) Factorial validity of attachment, alexithymia, and symptom reporting an extension to the 20 item Toronto Alexithymia Scale. European Journal of the four category model of attachment. J Psychosom Res, 58: Personality, 7: 221-232. 279-288. Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114 113
  • 10. Durak Batýgün A, Büyükþahin A. Wearden AJ, Cook L, Vaughan-Jones J (2003) Adult attach- Yemez B (1991) Aleksitimi ile Demografik Özellikler Arasýnda ment, alexithymia, symptom reporting, and health-related cop- Ýliþki Araþtýrýlmasý. XXVII. Ulusal Psikiyatri Kongresi, Özet ing. J Psychosom Res, 55: 341-347. Kitabý, Antalya, s.179. Yazýcý AC, Baþterzi A, Totacar Þ ve ark. (2006) Alopesi areata ve aleksitimi. Türk Psikiyatri Dergisi, 17(2):101-106. 114 Klinik Psikiyatri 2008;11:105-114