2. ANA DİL OLARAK KONUŞULAN DİLLER
1. Çince (Bütün lehçe ve diyalektleri)
2. Hintçe (Bütün lehçe ve diyalektleri)
3. İspanyolca
4. İngilizce
5.Türkçe (Türk yazı dilleri ve lehçeleri)
6. Fransızca
7. Rusça
8. Portekizce
9. Arapça
10. Almanca
3. Türk Lehçeleri, yirmi yazı dili hâlinde
200 milyonu aşkın kişi tarafından yazı
dili ve konuşma dili olarak
kullanılmaktadır.
4. 12 milyon km2’lik bir alanda
Türk dilinin çeşitli lehçeleri
konuşulmaktadır.
6. Bu sayede:
▪ Yeni sözler ve terimler türetme veya birleştirme
yoluyla üretilir.
▪ Ad veya eylem köklerine, gövdelerine getirilen
yapım ekleriyle türetme yapılır.
▪ Türetme sırasında kökte değişme yaşanmaz.
İletişim <ilet – i – ş – i – m
7. TÜRKÇENİN TARİHİ
▪ İlk yazılı kaynaklarımız Orhun (Orhon)YazıtlarıVIII. yüzyıla aittir.
▪ Ancak son yapılan kazılarla, Orhun yazısıyla yazılmış metinlerin Sibirya’dan
Kafkasya’ya, buradan da Doğu Avrupa’ya kadar olan geniş alanda yayılma özelliği
gösterdiği anlaşılmıştır.
▪ Yeni bulunan yazıtlar,Türkçenin tarihini daha da eskiye götürecektir.
8. Bugünkü dillerin büyük bir bölümü, hatta
bugünkü bazı dillerin atası sayılan diller bile
yokken TÜRKÇEVARDI…
9. ▪Konuşma dili olarakTürkçenin tarihi çok
daha eskilere gitmektedir.
▪Türkçenin konuşma dili olarak en az 5.000
yıllık bir geçmişi vardır.
10. Türk dili dillerin en
zenginlerindendir,
yeter ki bu dil şuurla işlensin…
Gazi M. Kemal
13. Doğadaki bütün renkler Türkçede karşılığını bulmuştur…
ateş kırmızısı
böcek kabuğu
buğday rengi
camgöbeği
çivit mavisi
demir kırı
demir pası
deniz mavisi
deve tüyü
duman rengi
bakır çalığı
bakır kırı
bakır rengi
bakla çiçeği
bal rengi
balköpüğü
barut rengi
14. Bölge ağızlarımızın söz varlığı,
Bilim ve sanat terimlerimiz,
Deyimlerimiz, atasözlerimiz,
zenginliklerimizdir…
15. • Sözlerin yanlış yazılışı
Eklerin yanlış yazılışı
Düzeltme iminin kullanılmaması
Kesme iminin kullanılmaması
Bitişik veya ayrı yazılan sözlerin
kurallarına uymama
Bağlaçların yanlış yazılışı
YAZIM YANLIŞLARI
16. ALINTI KELİMELERİN YAZILIŞI
1. İki ünsüzle başlayan batı kökenli alıntılar,
ünsüzler arasına ünlü konmadan yazılır.
francala, gram, gramer, gramofon, grup, kral, kredi, kritik,
plan, pratik, problem, profesör, program, proje, propaganda,
protein, prova, psikoloji, slogan, snop, spiker, spor, staj, stil,
stüdyo, trafik, tren, triptik.
BİLGİ
ÖRNEK
2. İçinde yan yana iki veya daha fazla ünsüz
bulunan batı kökenli alıntılar, ünsüzler arasına ünlü
konmadan yazılır.
alafranga, apartman, biyografi, elektrik, gangster,
kilogram, orkestra, paragraf, program, telgraf.
ÖRNEK
17. ALINTI KELİMELERİN YAZILIŞI
BİLGİ
ÖRNEK
ÖRNEK
3. İki ünsüzle biten batı kökenli alıntılar, ünsüzler
arasına ünlü konmadan yazılır.
film, form, lüks, modern, natürmort, psikiyatr, seks,
slayt, teyp.
4. Batı kökenli alıntıların içindeki ve sonundaki g ünsüzleri
olduğu gibi korunur. Ancak coğrafya, fotoğraf ve topoğraf
kelimelerinde g’ler, ğ’ye döner.
biyografi, diyagram, dogma, magma, monografi, paragraf,
program; arkeolog, demagog, diyalog, filolog, jeolog, katalog,
monolog, psikolog, ürolog.
18. ALINTI KELİMELERİN YAZILIŞI
BİLGİ
ÖRNEK
ÖRNEK
Aşağıdaki durumlarda batı kökenli kelimeler, özgün biçimleri ile
yazılırlar:
1. Bilim, sanat ve uzmanlık dallarında kullanılan bazı terimler.
andante (müzik), cuprum (kimya), deseptyl (eczacılık), quercus,
terminus technicus (teknik terim).
2. Latin yazı sistemini kullanan dillerden alınma deyim
ve sözler.
Veni, vidi, vici (Geldim, gördüm, yendim.); eppur si muove (Dünya her şeye
rağmen dönüyor.); to be or not to be (olmak veya olmamak); l'art pour l'art
(Sanat sanat içindir.); l'Etat c'est moi (Devlet benim.); persona non grata
(istenmeyen kişi).
19. ALINTI KELİMELERİN YAZILIŞI
BİLGİ
ÖRNEK
ÖRNEK
Arap ve Fars kökenli kişi ve yer adları Türkçenin ses ve
yapı özelliklerine göre yazılır.
Ahmet, Bedrettin, Fuat,Necmettin, Ömer, Saadettin; Cezayir,Filistin,
Mısır, Suudi Arabistan; Bağdat, Cidde, Erdebil, Halep, İsfahan,
İskenderiye, Medine, Mekke, Şam, Şiraz, Tahran, Tebriz,
Trablusgarp.
1. Latin yazı sistemini kullanan dillerdeki özel adlar
özgün biçimleriyle yazılır.
Beethoven, Byron, Cervantes, Chopin, Eminescu, Grimm,Horatius,
Molière, Puccini, Rousseau, Shakespeare; Bologna, Buenos Aires, Iorga,
Ile de-France, Karlovy Vary, Latium, Loire, Mann, New York, Nice, Rio de
Janerio, Vaasa, Wuppertal
20. ALINTI KELİMELERİN YAZILIŞI
BİLGİ
ÖRNEK
ÖRNEK
2. Batı kökenli kişi ve yer adlarının bir bölümü eskiden
beri dilimizde yerleştiği biçimiyle yazılır.
Napolyon, Şarlken, Şarl (Demirbaş Şarl); Atina, Brüksel, Cenevre,
Londra, Marsilya, Münih, Paris, Roma, Selanik, Venedik, Viyana,
Zürih; Hollanda, Letonya, Lüksemburg.
3. Ait olduğu dilde ayrı yazılan yer adları Türkçede de
ayrı yazılır.
Buenos Aires, Frankfurt am Main, Freiburg im Breisgau, Hyde Park,
Mont Blanc, New Orleans, New York, Rio de Janeiro, San Marino,
Wiener Neustadt, Titov Veles.
21. Duygu ve düşünceleri daha açık ifade etmek, cümlenin yapısını
ve duraklama noktalarını belirlemek, okumayı ve anlamayı
kolaylaştırmak, sözün vurgu ve ton gibi özelliklerini belirtmek
üzere noktalama işaretleri kullanılır. Noktalama işaretlerinden
nokta, virgül, noktalı virgül, iki nokta, üç nokta, soru, ünlem,
tırnak işaretleri, ayraç ve kesme ait oldukları kelimelere bitişik
olarak yazılır ve kesme dışındaki işaretlerden sonra bir harf
boşluğu ara verilir.
BİLGİ
İMLA KURALLARI
Noktalama İşaretleri
22. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Nokta (.)
1. Cümlenin sonuna konur.BİLGİ
Türk Dil Kurumu, 1932 yılında kurulmuştur.
Saatler geçtikçe yollara daha mahzun bir ıssızlık çöküyordu.
(Reşat Nuri Güntekin)
ÖRNEK
2. Bazı kısaltmaların sonuna konur.
Alb. (albay), Dr. (doktor), Yrd. Doç. (yardımcı doçent), Prof. (profesör),
Cad. (cadde), Sok. (sokak), s.(sayfa), sf. (sıfat), vb. (ve başkası, ve benzeri,
ve bunun gibi), Alm. (Almanca), Ar. (Arapça), İng. (İngilizce).
BİLGİ
ÖRNEK
23. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Nokta (.)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
3. Sayılardan sonra sıra bildirmek için konur.
3. (üçüncü), 15. (on beşinci); II. Mehmet, XIV. Louis,
XV. yüzyıl; 2. Cadde, 20. Sokak, 4. Levent.
4. Bir yazının maddelerini gösteren rakam veya
harflerden sonra konur.
I. 1. A. a
II. 2. B. b.
24. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Nokta (.)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
5. Tarihlerin yazılışında gün, ay ve yılı gösteren sayıları birbirinden
ayırmak için konur. Tarihlerde ay adları yazıyla da yazılabilir. Bu
durumda ay adlarından önce ve sonra nokta kullanılmaz.
29.5.1453, 29.X.1923.
29 Mayıs 1453, 29 Ekim 1923.
6. Saat ve dakika gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur.
7. Bibliyografik künyelerin sonuna konur.
Tren 09.15'te kalktı.
Toplantı 13.00’te başladı.
Agâh Sırrı Levend, Türk Dilinde Gelişme ve Sadeleşme
Evreleri, TDK Yayınları, Ankara, 1960.
25. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Nokta (.)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
8. Beş ve beşten çok rakamlı sayılar sondan sayılmak üzere üçlü
gruplara ayrılarak yazılır ve araya nokta konur.
326.197, 49.750.812, 28.434.250.310.500.
9. Matematikte çarpma işareti yerine kullanılır.
4.5=20
26. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Virgül (,)
1. Birbiri ardınca sıralanan eş görevli kelime ve kelime
gruplarının arasına konur.
BİLGİ
Sessiz dereler, solgun ağaçlar, sarı güller
Dillenmiş ağızlarda tutuk dilli gönüller
(Faruk Nafiz Çamlıbel)ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
2. Sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur.
Fakat, yol otomobillere yasak olduğundan o da herkes gibi
tramvaya biner, kimse kendisine dikkat etmez.
(Falih Rıfkı Atay)
27. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Virgül (,)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
3. Cümlede özel olarak vurgulanması gereken
ögelerden sonra konur.
Binaenaleyh, biz her vasıtadan, yalnız ve ancak, bir
noktainazardan istifade ederiz. (Mustafa Kemal Atatürk)
4.Uzun cümlelerde yüklemden uzak düşmüş olan ögeleri
belirtmek için konur.
Saniye Hanımefendi, merdivenlerde oğlunun ayak seslerini duyar duymaz,
hasretlisini karşılamaya atılan bir genç kadın gibi, koltuğundan fırlamış ve
ona kapıyı kendi eliyle açmaya gelmişti.
(Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
28. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Virgül (,)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
5. Cümle içinde ara sözleri ve ara cümleleri ayırmak için konur.
6. Anlama güç kazandırmak için tekrarlanan kelimeler arasına konur.
Şimdi, efendiler, müsaade buyurursanız, size bir sual sorayım.
(Mustafa Kemal Atatürk)
Akşam, yine akşam, yine akşam,
Göllerde bu dem bir kamış olsam! (Ahmet Haşim)
7. Tırnak içinde olmayan aktarma cümlelerinden sonra konur.
8. Konuşma çizgisinden önce konur.
Datça'ya yarın gideceğim, dedi.
Bahçe kapısını açtı. Sermet Bey’e,
– Bu anahtar köşkü de açar, dedi. (Ömer Seyfettin)
29. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Virgül (,)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
9. Kendisinden sonraki cümleye bağlı olarak ret, kabul ve teşvik bil-
diren hayır, yok, evet, peki, pekâlâ, tamam, olur, hayhay, baş
üstüne, öyle, haydi, elbette gibi kelimelerden sonra konur.
Peki, gideriz. Olur, ben de size katılırım. Hayhay, memnun oluruz.
Haydi, geç kalıyoruz.
10. Bir kelimenin kendisinden sonra gelen kelime veya kelime
gruplarıyla yapı ve anlam bakımından bağlantısı olmadığını
göstermek ve anlam karışıklığını önlemek için kullanılır.
Bu, tek gözlü, genç fakat ihtiyar görünen bir adamcağızdır.
(Halit Ziya Uşaklıgil)
Bu gece, eğlenceleri içlerine sinmedi. (Reşat Nuri Güntekin)
30. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Virgül (,)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
11. Hitap için kullanılan kelimelerden sonra konur.
12. Sayıların yazılışında, kesirleri ayırmak için konur.
Sayın Başkan, Sevgili Kardeşim, Değerli Arkadaşım,
38,6 (otuz sekiz tam, onda altı), 25,33 (yirmi beş tam, yüzde otuz
üç), 0,45 (sıfır tam, yüzde kırk beş).
13. Bibliyografik künyelerde yazar, eser, basımevi vb. maddelerden
sonra konur.
Yazarın soyadı önce yazılmışsa soyadından sonra da virgül konur.
Falih Rıfkı Atay, Tuna Kıyıları, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1938.
Ergin, Muharrem, Dede Korkut Kitabı, Ankara, 1958.
31. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Virgül (,)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
UYARI: Metin içinde ve, veya, yahut bağlaçlarından önce
de sonra da virgül konmaz.
Ben Atatürk'le üç veya iki defa karşılaştım. (Burhan Felek)
Ya şevk içinde harap ol ya aşk içinde gönül
Ya lale açmalıdır göğsümüzde yahut gül! (Yahya Kemal Beyatlı)
UYARI: Metin içinde tekrarlı bağlaçlardan önce ve sonra
virgül konmaz.
Hem gider hem ağlar.
Ya bu deveyi gütmeli ya bu diyardan gitmeli. (Atasözü)
Gerek nesirde gerek nazımda yeni bir söyleyişe ulaşılmıştır.
Siz ister inanın ister inanmayın, bir gün bile durmam.
Ne kız verir ne dünürü küstürür.
32. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Virgül (,)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
UYARI: Cümlede pekiştirme ve bağlama görevinde
kullanılan da / de bağlacından sonra virgül konmaz.
İmlamız, lisanımız düzelince lisanımız da kafamız düzelince
düzelecek, çünkü o da ancak onlar kadar bozuktur, fazla
değil!
(Yahya Kemal Beyatlı)
UYARI: Metin içinde -ınca / -ince anlamında zarf-fiil
görevinde kullanılan mı / mi ekinden sonra virgül konmaz.
Ben aç yattım mı kötü kötü rüyalar görürüm nedense.
(Orhan Kemal )
Öyle zekiler vardır, konuştular mı ağızlarından bal akıyor sanırsın.
(Attila İlhan)
33. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Virgül (,)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
UYARI: Şart ekinden sonra virgül konmaz.
Gör gözlerinle de aklın yatarsa anlatıver millete.
(Tarık Buğra)
UYARI: Metin içinde zarf-fiil ekleriyle oluşturulmuş kelimelerden sonra
virgül konmaz.
Cumaları bahçede buluştukça kıza kendisinin adi bir mektep talebesi
olmadığını anlatmaya çalışıyordu. (Halide Edip Adıvar)
Meydanlığa varmadan bir iki defa İsmail kendisini gördü mü diye kahveye
baktı. (Necati Cumalı)
34. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Noktalı Virgül (;)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
1. Cümle içinde virgüllerle ayrılmış tür veya takımları
birbirinden ayırmak için konur.
Erkek çocuklara Doğan, Tuğrul, Aslan, Orhan; kız çocuklara ise İnci,
Çiçek, Gönül, Yonca adları verilir. Türkiye, İngiltere, Azerbaycan;
İstanbul, Londra, Bakû.
2. Ögeleri arasında virgül bulunan sıralı cümleleri
birbirinden ayırmak için konur.
Sevinçten, heyecandan içim içime sığmıyor; bağırmak,
kahkahalar atmak, ağlamak istiyorum.
At ölür, meydan kalır; yiğit ölür, şan kalır.
35. NOKTALAMA İŞARETLERİ
İki Nokta (:)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
1. Kendisinden sonra örnek verilecek cümlenin sonuna
konur.
Ziraatçı sayar:
– Yulaf, pancar, zerzevat, tütün...
(Falih Rıfkı Atay)
2. Kendisinden sonra açıklama yapılacak cümlenin
sonuna konur.
Bu kararın istinat ettiği en kuvvetli muhakeme ve mantık şu idi: Esas,
Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır.
(Mustafa Kemal Atatürk)
36. NOKTALAMA İŞARETLERİ
İki Nokta (:)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
3. Ses biliminde uzun ünlüyü göstermek için kullanılır.
a:ile, ka:til, usu:le, i:cat.
4. Edebî eserlerdeki karşılıklı konuşmalarda, konuşan
kişinin adından sonra konur.
Bilge Kağan: Türklerim, işitin!
Üstten gök çökmedikçe
Alttan yer delinmedikçe
Ülkenizi, törenizi kim bozabilir sizin?
Koro: Göğe erer başımız başınla senin! (Turan Oflazoğlu)
37. NOKTALAMA İŞARETLERİ
İki Nokta (:)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
5. Genel Ağ adreslerinde kullanılır.
http://tdk.org.tr
6. Matematikte bölme işareti olarak kullanılır.
56:8=7, 100:2=50
38. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Üç Nokta (…)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
1. Tamamlanmamış cümlelerin sonuna konur.
Ne çare ki çirkinliği hemencecik ve herkes tarafından görülüveriyordu
da bu yanı… (Tarık Buğra)
2. Kaba sayıldığı için veya bir başka sebepten ötürü
açıklanmak istenmeyen kelime ve bölümlerin yerine
konur.
Kılavuzu karga olanın burnu b...tan çıkmaz.
Arabacı B...'a yaklaştığını söylüyor, ikide bir fırsat bularak arabanın
içine doğru başını çeviriyordu. (Ahmet Hamdi Tanpınar)
39. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Üç Nokta (…)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
3. Alıntılarda; başta, ortada ve sonda alınmayan kelime
ve bölümlerin yerine konur.
... derken şehrin öte
başından boğuk boğuk sesler gelmeye başladı... (Tarık Buğra)
4. Sözün bir yerde kesilerek geri kalan bölümün okuyucunun hayal
dünyasına bırakıldığını göstermek veya ifadeye güç katmak için
konur.
Sana uğurlar olsun... Ayrılıyor yolumuz!
(Faruk Nafiz Çamlıbel)
40. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Üç Nokta (…)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
5. Ünlem ve seslenmelerde anlatımı pekiştirmek için
konur.
Gölgeler yaklaştılar. Bir adım kalınca onu kıyafetinden
tanıdılar:
— Koca Ali... Koca Ali, be!.. (Ömer Seyfettin)
6. Karşılıklı konuşmalarda, yeterli olmayan, eksik
bırakılan cevaplarda kullanılır.
— Kimsin?
— Ali…
— Hangi Ali?
— ...
— Sen misin, Ali usta? (Ömer Seyfettin)
41. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Soru İşareti (?)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
1. Soru bildiren cümle veya sözlerin sonuna konur. Soru
eki ve soru kelimesi kullanılmadan ezgili söyleyişlerde
soru işareti kullanılır.
2. Bilinmeyen, kesin olmayan veya şüpheyle karşılanan
yer, tarih vb. durumlar için kullanılır.
Sular mı yandı? Neden tunca benziyor mermer? (Ahmet Haşim)
Gümrükteki memur başını kaldırdı:
— Adınız?
Yunus Emre (1240?-1320), (Doğum yeri: ?).
Ankara'dan Konya'ya 1,5 (?) saatte gitmiş.
1496 (?) yılında doğan Fuzuli ...
42. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Ünlem (!)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
1. Sevinç, kıvanç, acı, korku, şaşma gibi duyguları
anlatan cümlelerin sonuna konur.
Hava ne kadar da sıcak!
Aşk olsun!
Ne kadar akıllı adamlar var!
2. Seslenme, hitap ve uyarı sözlerinden sonra konur.
Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri!
Ak tolgalı beylerbeyi haykırdı: İlerle! (Yahya Kemal Beyatlı)
Dur, yolcu! Bilmeden gelip bastığın
Bu toprak…(Necmettin Halil Onan)
43. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Ünlem (!)
BİLGİ
ÖRNEK
3. Alay, kinaye veya küçümseme anlamı kazandırılmak istenen
sözden hemen sonra yay ayraç içinde ünlem işareti kullanılır.
İsteseymiş bir günde bitirirmiş (!) ama ne yazık
ki vakti yokmuş (!).
Adam, akıllı (!).
44. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kısa Çizgi(-)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
1. Satıra sığmayan kelimeler bölünürken satır sonuna konur.
Soğuktan mı titriyordum, yoksa heyecandan, üzüntü-
den mi bilmem. Havuzun suyu bulanık. Kapının saatleri
12'yi geçmiş. Kanepelerde kimseler yok.
(Sait Faik Abasıyanık)
2. Ara sözleri ve ara cümleleri ayırmak için kullanılır.
Küçük bir sürü -dört inekle birkaç koyun- köye giren geniş
yolun ağzında urmuştu. (Ömer Seyfettin)
45. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kısa Çizgi(-)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
3. Dil bilgisinde kökleri ve ekleri ayırmak için konur.
4.Fiil kök ve gövdelerini göstermek için kullanılır.
5. Eklerin başına konur.
6.Heceleri göstermek için kullanılır.
al-ış, dur-ak, gör-gü-süz-lük. al-, dur-, gör-, ver-; başar-, kana-, kut-,
taşla-, yazdır-. -ak, -den, -ış, -lık. a-raş-tır-ma, bi-le-zik, du-ruş-ma,
7. Kelimeler arasında “-den...-a,
ve, ile, ila, arasında” anlamlarını
vermek için kullanılır.
8. Matematikte çıkarma işareti
olarak kullanılır.
Türkçe-Fransızca Sözlük, Ankara-
İstanbul uçak seferleri, Türk-Alman
ilişkileri, Ural-Altay dil grubu, 09.30-
10.30, 1914-1918 Birinci Dünya
Savaşı,
50-20=30
46. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Uzun Çizgi(-)
BİLGİ
ÖRNEK
Yazıda satır başına alınan
konuşmaları göstermek için
kullanılır. Buna konuşma
çizgisi de denir.
“Hancı dedim bildin mi Maraşlı
Şeyhoğlu'nu?”/Gözleri uzun uzun
burkuldu kaldı bende,
Dedi:
— Hana sağ indi, ölü çıktı
geçende! (Faruk Nafiz Çamlıbel)
47. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Eğik Çizgi(/)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
1. Yan yana yazılması
gereken durumlarda
mısraların arasına konur.
Korkma! Sönmez bu şafaklarda
yüzen al sancak / Sönmeden
yurdumun üstünde tüten en son
ocak / O benim milletimin yıldızıdır
parlayacak / O benimdir o benim
milletimindir ancak. (M. Akif Ersoy)
2.Adreslerde apartman numarası
ile daire numarası arasına ve semt
ile şehir arasına konur.
3. Tarihlerin yazılışında gün, ay ve
yılı gösteren sayıları birbirinden
ayırmak için konur.
Altay Sokağı, Nu.:
21/6 Kurtuluş / ANKARA
18/11/1969, 15/IX/1994.
48. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Eğik Çizgi(/)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
4.Dil bilgisinde eklerin farklı
biçimlerini göstermek için kullanılır.
5. Genel Ağ adreslerinde kullanılır.
6. Matematikte bölme işareti
olarak kullanılır.
-a/-e, -an /-en, -lık /-lik,
-madan /-meden.
http://tdk.gov.tr
70/2=35
Bilgisayar yazılımlarında art
arda gelen dizinleri
birbirinden ayırt etmek için
kullanılır.
C:Dos>MD Oyun
Ters Eğik Çizgi(/)
49. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Tırnak İşareti(“”)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
1. Başka bir kimseden veya
yazıdan olduğu gibi aktarılan
sözler tırnak içine alınır.
Dil ve Tarih-Coğrafya
Fakültesinin ön cephesinde
Atatürk'ün “Hayatta en hakiki
mürşit ilimdir.” vecizesi yer
almaktadır.
2.Özel olarak belirtilmek istenen
sözler tırnak içine alınır.
3. Cümle içerisinde kitapların ve
yazıların adları ve başlıkları tırnak
içine alınır.
4.Bibliyografik künyelerde makale
adları tırnak içinde verilir.
Yeni bir “barış taarruzu” başladı.
Yahya Kemal'in bazı şiirleri “Kendi
Gök Kubbemiz” adı altında çıktı.
“Yazım Kuralları” bölümünde bazı
uyarılara yer verilmiştir.
50. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Tırnak İşareti(“”)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
1. Başka bir kimseden veya
yazıdan olduğu gibi aktarılan
sözler tırnak içine alınır.
Dil ve Tarih-Coğrafya
Fakültesinin ön cephesinde
Atatürk'ün “Hayatta en hakiki
mürşit ilimdir.” vecizesi yer
almaktadır.
2.Özel olarak belirtilmek istenen
sözler tırnak içine alınır.
3. Cümle içerisinde kitapların ve
yazıların adları ve başlıkları tırnak
içine alınır.
4.Bibliyografik künyelerde makale
adları tırnak içinde verilir.
Yeni bir “barış taarruzu” başladı.
Yahya Kemal'in bazı şiirleri “Kendi
Gök Kubbemiz” adı altında çıktı.
“Yazım Kuralları” bölümünde bazı
uyarılara yer verilmiştir.
51. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti(‘)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
1. Aşağıda sıralanan özel adlara
getirilen iyelik, durum ve
bildirme ekleri kesme işaretiyle
ayrılır:
a. Kişi adları, soyadları ve takma
adlar.
Atatürk’üm, Fatih Sultan Mehmet’e,
Muhibbi’nin, Gül Baba’ya, Sultan
Ana’nın, Yurdakul’dan, Kâzım
Karabekir’i, Yunus Emre’yi, Ziya
Gökalp’tan, Refik Halit Karay’mış,
Ahmet Cevat Emre’dir,Namık
Kemal’se.
b. Millet, boy, oymak adları;
c. Devlet adları;
ç. Din ve mitoloji ile ilgili özel
adlar;
Türk’üm, Alman’sınız, İngiliz’den,
Rus’muş, Oğuz’un, Kırgız’ım,
Özbek’e, Karakeçili’nin,
Türkiye Cumhuriyeti’ni, Amerika
Birleşik Devletleri’ne, Allah’ın,
Tanrı’ya, Cebrail’den, Zeus’u.
52. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti(‘)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
d. Kıta, deniz, nehir, göl, dağ,
boğaz, geçit, yayla; ülke, bölge, il
ilçe, köy, semt, bulvar, cadde,
sokak vb. coğrafyayla ilgili yer
adları;
Asya’nın, Akdeniz’i, Van Gölü’ne,
Ağrı Dağı’nın, Çanakkale
Boğazı’nın, Türkiye’dir, Doğu
Anadolu’ya, Ankara’ymış, Ziya
Gökalp Bulvarı’ndan, Taksim Mey-
danı’ndan, Reşat Nuri Sokağı’na.
e. Gök bilimiyle ilgili adlar:
Jüpiter’den,Halley’in, Merih’e,
Büyükayı’da, Samanyolu’nda.
f. Saray, köşk, han, kale, köprü,
anıt vb. adları:
Dolmabahçe Sarayı’nın, Horozlu
Han’ın,Çanakkale Şehitleri
Anıtı’na.
53. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti(‘)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
2.Kişi adlarından sonra gelen
saygı sözlerine getirilen ekleri
ayırmak için konur.
Nihat Bey’e, Ayşe Hanım’dan,
Mahmut Efendi’ye, Enver Paşa’ya
3. Kısaltmalara getirilen ekleri
ayırmak için konur.
TBMM'nin, TDK'nin, BM'de, ABD'de,
TV'ye.
h. Kanun, tüzük, yönetmelik,
yönerge ve genelge adları;
Millî Eğitim Temel Kanunu’na, Medeni
Kanun’un, Atatürk Uluslararası Barış
Ödülü Tüzüğü’nde, Telif Hakkı Yayın ve
Satış Yönetmeliği’nin.
54. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti(‘)
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
g. Hayvanlara verilen özel
adlar:
Sarıkız’ın, Karabaş’a, Pamuk’u
ğ. Kitap, dergi, gazete ve sanat
eseri (tablo, heykel, müzik vb.)
adları:
Safahat’tan, Hürriyet’te, Resmî
Gazete’de, Onuncu Yıl Marşı’nı
4. Sayılara getirilen ekleri
ayırmak için konur:
1985'te, 8'inci madde, 2'nci kat;
7,65’lik
5. Bir ek veya harften sonra
gelen ekleri ayırmak için
konur.
a'dan z'ye kadar, b'nin m'ye dönüşmesi,
Türkçede -lık'la yapılmış sözler.
55. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti(‘)
BİLGİ
ÖRNEK
6. Şiirde seslerin ölçü
dolayısıyla düştüğünü
göstermek için kesme işareti
kullanılır.
Bir ok attım karlı dağın ardına
Düştü n'ola sevdiğimin yurduna
İl yanmazken ben yanarım derdine
Engel aramızı açtı n'eyleyim
(Karacaoğlan)
56. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti (’)
Sonunda p, ç, t, k ünsüzlerinden biri bulunan Ahmet, Çelik,
Çiçek, Halit, Mehmet, Mesut, Murat, Özbek, Recep, Yiğit,
Bosna-Hersek, Gaziantep, Ker-kük, Sinop, Tokat, Zonguldak
gibi özel adlara ünlüyle başlayan ek getirildiğin-de kesme
işaretine rağmen Ahmedi, Çeliği, Çiçeği, Halidi, Mehmedi,
Mesudu, Muradı, Özbeği, Recebi, Yiğidi, Bosna-Herseği, Gaziantebi,
Kerküğü, Sinobu, Tokadı, Zonguldağı biçiminde son ses
yumuşatılarak söylenir.
UYARI
57. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti (’)
UYARI
Özel adlar için yay ayraç içinde bir açıklama
yapıldığında kesme işareti yay ayraçtan sonra konur:
Yunus Emre (1240?-1320)'nin, Yakup Kadri
(Karaosmanoğlu)'nin.
Ancak cins isimler için yapılan açıklamalarda yay
ayraçtan sonra doğal olarak kesme işaretine gerek
yoktur: İmek fiili (ek fiil)nin geniş zamanı şahıs
ekleriyle çekilir.
58. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti (’)
UYARI
Özel adlar yerine kullanılan "o" zamiri
cümle içinde büyük harfle yazılmaz ve
kendisinden sonra gelen ekler kesme
işaretiyle ayrılmaz.
59. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti (’)
UYARI
Yer bildiren özel isimlerde kısaltmalı söyleyiş
söz konusu olduğu zaman ekten önce kesme
işareti kullanılır: Hisar’dan, Boğaz’dan.
60. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti (’)
UYARI
Belli bir kanun, tüzük, yönetmelik kastedildiğinde büyük
harfle yazılan kanun, tüzük, yönetmelik sözlerinin ek
alması durumunda kesme işareti kullanılır: Bu
Kanun’un 17. maddesinin c bendi... Yukarıda adı geçen
Yönetmelik’in 2’nci maddesine göre... vb.
61. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti (’)
UYARI
Kurum, kuruluş, kurul ve iş yeri adlarına gelen ekler kesmeyle
ayrılmaz: Türkiye Büyük Millet Meclisine, Türk Dil
Kurumundan, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına, Dil ve
Tarih-Coğrafya Fakültesi Dekanlığına, Hacettepe Üniversitesi
Rektörlüğüne, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkanlığının;
Bakanlar Kurulunun, Danışma Kurulundan, Yürütme Kuruluna;
Mavi Köşe Bakkaliyesinden, Gimanın.
62. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti (’)
UYARI
Özel adlara getirilen yapım ekleri, çokluk eki ve bunlardan sonra
gelen diğer ekler kesmeyle ayrılmaz: Türklük, Türkleşmek,
Türkçü, Türkçülük, Türkçe, Müslümanlık, Hristiyanlık,
Avrupalı, Avrupalılaşmak, Aydınlı, Konyalı, Bursalı, Ahmetler,
Mehmetler, Yakup Kadriler, Türklerin, Türklüğün,
Türkleşmekte, Türkçenin, Müslümanlıkta, Hollandalıdan,
Hristiyanlıktan, Atatürkçülüğün.
63. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti (’)
UYARI
Unvanlardan sonra gelen ekler kesmeyle
ayrılmaz: Cumhurbaşkanınca,
Başbakanca, Türk Dil Kurumu
Başkanına göre vb.
64. NOKTALAMA İŞARETLERİ
Kesme İşareti (’)
UYARI
Sonunda nokta bulunan kısaltmalarla üs işaretli
kısaltmalar kesmeyle ayrılmaz. Bu tür kısaltmalarda ek
noktadan ve üs işaretinden sonra, kelimenin ve üs
işaretinin okunuşuna uygun olarak yazılır: vb.leri,
Alm.dan, İng.yi; cm³e (santimetre küpe), m²ye (metre
kareye), 64ten (altı üssü dörtten).
65. HECE YAPISI ve SATIR SONUNDA
KELİMELERİN BÖLÜNMESİ
Türkçede kelime içinde iki ünlü arasındaki ünsüz, kendinden
sonraki ünlüyle hece kurar: a-ra-ba, bi-çi-mi-ne, in-sa-nın,
ka-ra-ca, alt-lık, al-dı.
Kelime içinde yan yana gelen ünsüzlerden sonuncusu
kendisinden sonraki ünlüyle, diğerleri kendilerinden önceki
ünlüyle hece kurar: bir-lik, sev-mek, Türk-çe, Kork-maz.
BİLGİ
ve
ÖRNEK
Batı kökenli kelimeler, Türkçeninhece yapısına göre hecelere
ayrılır: band-rol, kont-rol,portre,prog-ram,sant-ral, sürp-riz, tund-ra,
volf-ram.
Türkçede satır sonunda kelimeler bölünebilir,fakat heceler
bölünemez.Satıra sığmayan kelimeler bölünürken satır onuna
kısa çizgi (-) konur. Bitişik yazılan kelimelerde de bu kurala uyulur:
ba-şöğ-ret-men, il-ko-kul, Ka-ra-os-ma-noğ-lu.
66. HECE YAPISI ve SATIR SONUNDA
KELİMELERİN BÖLÜNMESİ
BİLGİ
ve
ÖRNEK
Kesme işareti satır sonuna geldiğinde yalnız kesme
işareti kullanılır; ayrıca çizgi kullanılmaz:
........................................................................... Edirne'
nin...
...........................................................................Ankara'
dan...
..............................................................................1996'
da...
67. HECE YAPISI ve SATIR SONUNDA
KELİMELERİN BÖLÜNMESİ
BİLGİ
ve
ÖRNEK
Ayırmada satır sonunda ve satır başında tek harf
bırakılmaz:
........................................................................................u-
çurtma değil,
................................................................................ uçurt-
ma;
........................................................................... müdafa-
a değil,
.............................................................................. müda-
faa;
68. KISALTMALAR
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
1. Kuruluş, kitap, dergi ve yön
adlarının kısaltmaları genellikle her
kelimenin ilk harfinin büyük olarak
yazılmasıyla yapılır.
TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi)
TDK (Türk Dil Kurumu), ABD
(Amerika Birleşik Devletleri); TD
(Türk Dili), TDED (Türk Dili ve
Edebiyatı Dergisi); B (batı),
K (kuzey), KD (kuzeydoğu).
Ancak bazen kelimelerin, özellikle
son kelimenin birkaç harfinin kısaltmaya
alındığı da görülür. Bazen de aradaki
kelimelerden hiç harf alınmadığı olur. Bu
tür kısaltmalarda, kısaltmanın akılda
kalabilmesi için yeni bir kelime oluşturma
amacı güdülür.
BOTAŞ (Boru Hatları ile Petrol Taşıma
Anonim Şirketi),
İLESAM (İlim ve Edebiyat Eseri
Sahipleri Meslek Birliği),
TÖMER (Türkçe Öğretim Merkezi).
69. KISALTMALAR
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
T.C. (Türkiye Cumhuriyeti) ve
T. (Türkçe) kısaltmalarının
noktalı olarak yazılması
gelenekleşmiştir.
2. Element ve ölçülerin
uluslararası kısaltmaları
kabul edilmiştir.
C (karbon), Ca (kalsiyum), Fe
(demir); m (metre), mm(milimetre),
cm (santimetre), km (kilometre),
g (gram), kg (kilogram), l (litre),
mg (miligram), m² (metre kare),
cm² (santimetre kare).
70. KISALTMALAR
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
3. Kuruluş, kitap, dergi ve yön adlarıyla
element ve ölçülerin dışında kalan kelime
veya kelime gruplarının kısaltılmasında,
ilk harfle birlikte kelimeyi oluşturan temel
harfler dikkate alınır. Kısaltılan kelime
veya kelime grubu; özel ad, unvan veya
rütbe ise ilk harf büyük; cins isim ise ilk
harf küçük olur.
Alm. (Almanca), İng. (İngilizce),
Kocatepe Mah.(Kocatepe
Mahallesi), Prof. (Profesör), Uzm.
Dr. (Uzman Doktor) Av. (Avukat),
Alb. (Albay), Gen. (General); is.
(isim), sf. (sıfat), hzl. (hazırlayan),
çev. (çeviren),
Küçük harflerle
yapılan kısaltmalara
getirilen eklerde
kelimenin okunuşu
esas alınır.
cm'yi, kg'dan,
mm'den, mm’nin.
71. KISALTMALAR
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
Büyük harflerle
yapılan kısaltmalara
getirilen eklerde ise
son harfin okunuşu
esas alınır.
BDT'ye, TDK’den, THY'de,
TRT'den, YTL’nin
Ancak kısaltması büyük
harflerle yapıldığı hâlde
bir kelime gibi okunan
kısaltmalara getirilen
eklerde kısaltmanın
okunuşu esas alınır.
ASELSAN’da, BOTAŞ’ın
NATO’dan, UNESCO’ya
72. KISALTMALAR
BİLGİ
ÖRNEK
BİLGİ
ÖRNEK
Sonunda nokta bulunan
kısaltmalar kesmeyle ayrılmaz.
Bu tür kısaltmalarda ek, noktadan
sonra ve kelimenin okunuşuna
uygun olarak yazılır.
Alm.dan, İng.yi, vb.leri.
Tonsuz (sert) ünsüzle biten
kısaltmalar, ek aldıkları zaman
okunuşta tonsuz ses
tonlulaştırılmaz.
AGİK'in (AGİĞ'in değil),
CMUK'un (CMUĞ'un değil),
RTÜK'e (RTÜĞ'e değil),
TÜBİTAK'ın (TÜBİTAĞ'ın değil).
73. YANLIŞ DOĞRU
kurdela kordela kurdale kordale kurdele
eşkiya eşkıya
rasgele rastgele
keyf keyif
gurup(öbek anlamında) grup
ateşe ataşe
kasedi kaseti
ihracaat ihracat
Metod metot
SIK YAPILAN YAZIM YANLIŞLARI
74. müdail müdahil
klüp club kulüp
red ret
meyva meyve
insiyatif inisiyatif
yalnış yanlış
yanlız yalnız
geçitinde geçidinde
78. Eklerin yanlış veya eksik yazılması
Türkçede sert ve yumuşak biçimleri bulunan eklerin sözler ile birleşmeleri
kurallıdır. Sert ünsüzlerle biten sözler bu eklerin sert; ünlülerle veya yumuşak
ünsüzler biten sözler ise bu eklerin yumuşak biçimlerini alır.
hizmetci hizmetçi
minibüsde minibüste
Kars’da Kars’ta
Zonguldak’da Zonguldak’ta
Paris’de Paris’te
TCK’nın TCK’nin
79. Ünsüz benzeşmesi:
Ç, f, h, k, p, s, ş, t sesleriyle biten sözlere d, c, g ile başlayan ekler
geldiğinde bu sesler t, ç, k’ye dönüşür.
yol+da ağaç+ta
oda+cı iş+çi
yor+gun bık+kın
80. Eklerin söylenişteki biçimlerinin yazıya geçirilmesi doğru değildir.
Kimi eklerin yanlış kullanılması, yüklemle durum eki almış adın
bağdaşmaması, gereksiz iyelik eki kullanımı, eksik veya fazla eklere
rastlanması gibi yanlışlıklar ise anlatım bozukluğuna yol açmaktadır.
sevmiyenleri sevmeyenleri
sağlıyacak sağlayacak
başlamıycak başlamıyacak başlamayacak
81. Düzeltme (^) işaretinin kullanılmamasından
kaynaklanan yanlışlar
kağıt kâğıt
dergah dergâh
aşık (seven) âşık
kar (kazanç) kâr
hala hâlâ
82. Kesme işaretinin kullanılmaması veya yanlış
kullanılması
Gaziantep’li Gaziantepli
Maraşda Maraşta Maraş’ta
dosyaları’da dosyaları da
oğlu’da oğlu da
Allaha Allah’a
83. Ayrı ve bitişik yazılan sözler
Birleşik sözlerin bitişik veya ayrı yazılması kurala
bağlanmıştır. Sözlerden en az biri, birleşme sırasında
anlamını değiştirirse bu tür birleşik sözler bitişik yazılır.
Sözlerin hiçbirinde, birleşme sırasında anlam kayması
olmazsa bu sözler ayrı yazılır.
84. varya var ya
terkediyor terk ediyor
arzetmek arz etmek
biraraya bir araya
farkettim fark ettim
herşey her şey
85. Bazen de bitişik yazılması gereken sözlerin ayrı yazıldığı
görülebilmektedir.
bir çoğu birçoğu
hiç bir hiçbir
soğuk kanlı soğukkanlı
küfür edişi küfredişi
kayıt olmak kaydolmak
86. ki bağlacının yazılışı:
ki bağlacı; belki, çünkü, hâlbuki, mademki, meğerki, oysaki, sanki
dışında daima ayrı yazılır. Alt yazılarda bu kurala aykırı örnekler
görülmektedir.
diyorki diyor ki
demekki demek ki
sanmaki sanma ki
O kadar yorgunum ki anlatamam...
Baktık ki gelmiyorsun, biz de beklemedik.
87. Ayrı yazılan ki bağlacına karşılık, aitlik anlamı taşıyan +ki ise bitişik
yazılır.
geçen yıl ki maç
Doğrusu: Geçen yılki maç
bu ay ki gelirimiz
Doğrusu: bu ayki gelirimiz
88. da, de Bağlacının yazılışı:
da, de bağlacı daima sözlerden ayrı yazılır.
Bu bağlacı, +da / +de ekinden ayırmak için
önce anlamına bakılmalıdır. da, de bağlacı
dahi, bile anlamlarında kullanılır. Bu bağlaç
kaldırıldığı zaman cümlede bozukluk
meydana gelmez.
Bu konuda dikkat edilmesi gereken üç nokta
daha vardır.
89. 1. Ayrı yazılan da / de
bağlacının hiçbir zaman t’li
biçimleri bulunmaz.
2. Kesme işareti kullanmak, da /
de bağlacını ayrı yazmak
anlamına gelmez.
3. Ayrı yazılan da / de cümleden
çıkarılırsa anlam bozulmaz. Bu
bilgi, ayrı yazılan da / de’yi ek
olandan ayırt etmemizi sağlar.
90. olupta olup ta olup da
yada ya da
seninde senin de
atıf da bulunan atıfta bulunan
Ahmet te (geldi) Ahmet de (geldi)
Kitap Ahmet’dedir. Kitap Ahmet’tedir.
91.
92. Soru ekinin yazılışı:
Soru eki daima sözlerden ayrı olarak yazılır. Soru ekine
kişi eki gelmesi durumunda, kişi eki soru ekine bitiştirilir.
olurmu olur mu
kapalımı kapalı mı
biliyormu biliyor mu
Biliyormusunuz
biliyor mu sunuz
biliyormu sunuz biliyor musunuz
93. Bazı özel adlar dikkatsizlik veya bilgisizlik
yüzünden yanlış yazılmakta ve
söylenmektedir.
▪ Azerbeycan Azarbaycan Azerbaycan
▪ Makadonya Makedonya
▪ Amarika Amerika
97. KONUŞURKEN OLUMLU BEDEN DİLİ
Göz İlişkisi:
İnsanlarla konuşurken gözlerine bakmak güven verici bir davranıştır.
98. Yüz ifadesi
İçten ve sıcak davranışlar daima yansıtılır. Unutmayın esnemek
gibi gülümsemek de bulaşıcıdır. Bazen ne söylediğiniz değil, nasıl
söylediğiniz daha önemlidir.
99. Jestler:
Çok aşırıya kaçmadan, jestlerinizi kullanın.
Ellerinizi cebinizde tutmaktan ve kollarınızı
kavuşturmaktan, ellerinizle ağzınızı örtmekten
kaçının.
102. SesTonuVeVurgu
Ses tonu, konuya ve konuşmanın yapıldığı yere göre
ayarlanmalıdır. Gereksiz yere bağırmak veya zor işitilen bir sesle
isteksiz bir ses tonuyla konuşmak etkiyi azaltır.
103. Türkçe, yumuşak vurgulu bir dildir.
Türkçe kelimelerde vurgu, genellikle
son hecededir. Bazı kelimelerde ise vurgu, ilk heceye ya
da ortadaki heceye geçebilir.
104. 1. Her kelimenin bir hecesi üzerinde mutlaka ses baskısı (vurgu)
vardır. Mesela “heyecan” kelimesinde vurgu son hecededir.
2.Türkçede kural olarak vurgular son hece üzerindedir. İstisnalar
hariç kelimeye ekleme yapıldıkça vurgu son heceye doğru kayar.
hece-- heceler-- hecelerde-- hecelerdeki
105. 3. Bazen vurgu sondan önceki hecelerden birine yapılır.
İlk heceye: İl, bölge, semt adları
İl: Ankara, Samsun, Erzurum, İzmir, Konya, Rize, Urfa, Paris, Sofya,
Moskova
Bölge: Akdeniz, Marmara, Ege, Karadeniz
Semt: Dikmen, Çankaya, Etlik, Bahçecik,Topkapı
107. Bir fıçının çatlak olup olmadığı, nasıl
çıkardığı sesten anlaşılırsa, insanların da
akıllı mı yoksa, ahmak mı oldukları
ağızlarından çıkan kelimelerle anlaşılır
Demosten
109. Yaygın söyleniş biçimleri zamanla
değişebilir.
meyda:na gelen > meydana gelen
Doğru olanı, yaygın söyleniş
biçimlerini kullanmaktır.
110. Söyleyiş yanlışları:
1. Kısa ünlülerin uzun söylenmesi:
ta:rikat tari:kat
ma:kam makam
va:him vahim
la:ik laik
alfa:be alfabe
mi:ting miting
li:se lise
va:ka vak'a
111. Söyleyiş yanlışları:
1. Kısa ünlülerin uzun söylenmesi:
gaza:bı gazabı
yasada:ki yasadaki
meyda:na gelen meydana gelen
ka:til zanlısı katil zanlısı
ha:kem hakem
acemi: acemi
resmi: geçit resmigeçit
Ona ra:kip çıktı. Ona rakip çıktı.
112. “Bile” anlamındaki dahi bağlacının ilk
hecesi kısa, ikinci hecesi ise çok hafif
uzatılarak söylenmelidir.
İlk hece uzatılırsa “olağanüstü yeteneği
olan kimse” anlamındaki dâhi kelimesi
anlaşılır.
113. 2. Uzun iken kısa söylenen heceler
Başka dillerden alınma sözlerde bulunan uzunluklar
Türkçede bazen kısaltılmış, bazen uzun olarak korunmuştur.
Bu tür sözlerde ölçünlü (standart) Türkçedeki kullanım
esastır. Alındığı dilde uzun diye Türkçenin kısalttığı ünlüler
uzun söylenemeyeceği gibi, Türkçede uzun ünlü yoktur,
gerekçesiyle de uzunluklar kısaltılamaz. Vakıf ile vâkıf, varis
ile vâris birbirinden ayrılmalıdır.
115. ▪ “İptal edilmesi gerekecek.”.
▪ doğrusu: İpta:ledilmesi
İptal’den sonra etmek, edilmek, olunmak fiilleri
gelirse hece uzatılır ve sonraki kelimeye ulanır. İptal
ünlüyle başlayan bir ek alırsa a yine uzun söylenir:
ipta:li, ipta:le... Sözden sonra ünlü gelmez ve hece
kapalı kalırsa -tal hecesi kısa söylenir.
116. ▪ “Veliler bir baskı olarak nitelendirdikleri bu uygulamaya artık bir son
verilmesini istediler.”.
▪ doğrusu: veli:ler. “Veli” kelimesinin son ünlüsü uzun söylenmelidir. Özel isim
olarak kullanılışında kısa söyleyiş yerleşmiştir.
▪ “Dünyanın pek çok tarihi ve turistik yerini dolaşmış.”.
▪ doğrusu: ta:rihî “Tarihî” kelimesinin sonundaki ünlü, nisbet î’sidir ve uzun
söylenir.
117. İnce söylenmesi gerekirken kalın söylenen sesler
▪ Alfabemizde bir k harfi bulunur. Ancak söyleyişi ayrı iki k
vardır. Birincisine ince, ikincisine kalın k denir. Türkçe
kökenli kelimelerde ince k ile kalın ünlüler aynı hecede
bulunamaz. Kalın k ise ince ünlülerle aynı hecede olamaz.
Ancak alıntı kelimelerden bu kurala uymayanlar vardır. Söz
gelişi hikâye’de a kalın olduğu hâlde k ince söylenir.
Aşağıdaki örneklerde ince okunması gereken k’ler kalın
okunmuştur.
118. istihkam istihkâm
iskan iskân
Hakkari Hakkâri
eşkal eşkâl
vekaletname vekâletname
en karlı iş en kârlı iş
santrallarıyla santralleriyle
kontrollu kontrollü
119. Kalın söylenmesi gerekirken ince söylenen sesler
ikâmetgâh ika:metgâh
islâh ıslah
rekâbet rekabet
ekônomi ekonomi
mekânik mekanik
dekân dekan
120. Ses düşmeleri
diyo diyor
bozuluyolar bozuluyorlar
çalışcam çalışacağım
ilave etcez ilave edeceğiz
başlıcam başlayacağım
di mi değil mi
hakkaten hakikaten
dakka dakika
121. Ses fazlalığı
iki şahısın iki şahsın
teammül teamül
muhattap muhatap
yazıylan yazıyla
önceliklen öncelikle
seninlen seninle
rakkam rakam
kurra kura
ayriyeten ayrıca
olaraktan olarak
122. /e/’nin açık söylenmesi
Bazı kelimelerin ilk hecelerindeki e sesinin gereğinden fazla açık
söylendiği görülmektedir.
▪ elli ender
▪ mensup gençlik
▪ temsil kendi
▪ derviş sendika
▪ temkinli mendil
123. DEYİM VE BİRLEŞİK FİİL YANLIŞLARI
Deyimler, sözleri eksiltilemeyen, artırılamayan ve
değiştirilemeyen kalıplaşmış dil birlikleridir. Söz gelişi
tavşana kaç, tazıya tut demek deyiminde kaç yerine koş,
tazı yerine köpek denilemez; tazıya köpeğe şeklinde bir
artırma söz konusu olamaz.
124. “Beş aşağı beş yukarı”.
Doğrusu: Üç aşağı
▪“Ne olur olmaz diye tedbirli konuşuyor.”
Doğrusu: Ne olur ne olmaz
▪“...eli ayağı yere basan tek parti...”. Doğrusu:
ayağı yere basan
125. ▪ “davullu zurna ile karşılamak”
Doğrusu: davul zurna ile
▪ “Acilen şifasını bulmasını diliyoruz.”
Doğrusu: şifa bulmasını
▪ “Milyonlar onu gönlüne gömdü”
Doğrusu: kalbine gömdü
126. Sözlerin Yanlış Anlamda Kullanılması
Bir dilin sözleri bazen çok ince anlam ve kullanım
farklarıyla birbirlerinden ayrılırlar. Anlamlarının aynı
olduğunu sandığımız sözlerin çok defa kullanım yerleri farklı
olabilir. Söz gelişi baş-kafa-kelle aynı anlamda görünürler
ama aynı yerlerde kullanılamazlar. İnsanın başı ağrır, fakat
kafası kızar; kelle ise işkembecide bulunur.
127. Cümle ile ilgili kusurlar
1.Fazlalık
Anlatım bozukluklarından birisi de “fazlalık”tır. Fazlalık,
cümlede bir veya birkaç kelimenin gereksiz olarak
kullanılmasıdır. Eş anlamlı sözleri arka arkaya kullanmak da
anlatım bozukluğudur.
“...dolayısıyla bunun yeri ve mekânı yetkili kurullardır.”
“Örneğin mesela, al bunu, getir bana, derim, getirir.”
“Burada küçük bir nüans farkı var.”
128. “Kapalı* spor salonu ful dolu.”
doğrusu: hıncahınç dolu, dopdolu
“Bir edebiyatçı ve yazın insanı olarak...”
“Neden böyle bir gereksinime ihtiyaç duydunuz?”.
doğrusu: böyle bir şeye
“... ÖSS sınavının iptali...”
doğrusu: ÖSS’nin
“Hastalığın nedeni ve sebebi bulunmadan...”.
129. Bazı fazlalıklar anlam bakımından mantıksızlığa yol
açarlar. İki kelime arasında ya bir çelişki vardır, yahut
da bir kelime diğerinin anlamını zaten taşımaktadır.
• “uzmanlaşmış profesyoneller”
Profesyonel kelimesinde uzmanlaşma kavramı zaten
vardır.
• “Mustafa Yıldız’ın cansız cesedi yolda yatarken...”
Ceset zaten cansızdır.
130. • “Bu acılara mecburen katlanmak zorunda
kalıyoruz.”
Zorunda kalmak fiilinde zaten zorunluluk,
mecburiyet ifadesi olduğu için mecburen
kelimesi fazladır.
• “Dışarıdan ithal ediliyor.”
İthal etmek “dışarıdan almak” demektir.
131. 2. Eksiklik
Anlatım için gerekli olduğu hâlde bazı sözlerin ve eklerin
kullanılmamış olmasına eksiklik denir.
Her zaman çay veya yoğurt yiyor.
Doğrusu: Her zaman çay içiyor veya yoğurt yiyor.
Hiçbir sürücünün alkollü direksiyon başına geçmesini
tavsiye etmiyoruz.
Doğrusu: Hiçbir sürücünün alkollü olarak direksiyon başına
geçmesini tavsiye etmiyoruz.
132. 3. Sıra yanlışlığı
Bir cümlede önce gelmesi gereken unsurların sonra, sonra gelmesi gerekenlerin
önce bulunmasıdır. Sıfatlar ve zarflar çoğunlukla kendilerinden sonraki
kelimeleri belirtir. Ancak bu sıra bozulduğunda farklı anlamlar ortaya
çıkmaktadır.
İlk İtalya’ya gittiğimde… Doğrusu: İtalya’ya ilk gittiğimde…
Cesetler çok denizde kaldıkları için şişmiş.
Doğrusu: Cesetler denizde çok kaldıkları için şişmiş.
İzinsiz inşaata girilmez. Doğrusu: İnşaata izinsiz girilmez.
Dışişleri Eski bakanı Doğrusu: Eski Dışişleri bakanı
133. Türkçede tamlayan, tamlanandan önce gelir.
Tamlayan, bir başka tamlamayı niteliyorsa
yeri yine tamlamanın önüdür.
telefon kulübesi
düdüklü tencere
banka müdürü
müzik öğretmeni
135. YABANCI SÖZLERE ÖZENME
• “Kongrenin saat onda start alması gerekiyordu…”
Seçenek: başlaması
• “...sanatçıyı akompanya etmek...”
Seçenek: sizlere eşlik etmek
• “... daha önceki bekrauntta da bu tür başarıları var.”
Seçenek: geçmişinde de / önceki meslek hayatında da
• “…dokümante ediyorlardı.”
Seçenek: …belgeleri sağlıyorlardı.
136. Yabancı sözcüklerin getirdiği
olumsuzluklar:
▪ Söz varlığımız yabancılaşmaktadır.
▪ Karşılığı olanTürkçe sözcüklerin unutulmasına yol açmaktadır.
▪ Birden fazla sözcüğün yerine kullanılması durumunda ayrıntılar
kaybolmakta, dilimiz kısırlaşmaktadır.
▪ Söyleyişte ve yazılışta karmaşa yaşanmaktadır.
137. Konuya bu bazda bakmalıyız.
Fiyatlar dolar bazında artışta.
▪ Konuya bu temelde (veya) bu esasta
bakmalıyız.
▪ Fiyatlar döviz ölçüsünde artışta.
(veya)
▪ Fiyatlar dövize göre artışta.
Temel, taban, esas, ölçüBaz
138. (İng.)
direkt satış, direkt ilişki,
direkt sefer
▪doğru, dosdoğru, doğruca, dimdik,
sapmadan, dönmeden
▪aracısız, dolaysız
▪durmadan, duraksız, molasız
139. trend (İng.) Eğilim, yönelme, yönelim,
gelişme yönü, doğrultu; üslup, tarz, moda
▪ Giyimde trendi yakalamak için epey yer dolaştı.
Giyimde modayı yakalamak için epey yer dolaştı.
▪ Borsa iyi bir trend yakaladı.
Borsa iyi bir çıkış (veya yükseliş) yakaladı.
▪ Ekonomide trend değişimi yaşanıyor.
Ekonomide yön değişikliği yaşanıyor.
▪ Geçen haftaki maça göre bir trend kaybı var.
Geçen haftaki maça göre bir iniş (veya düşüş) söz konusu.
140. trend (İng.)
eğilim, yönelme, yönelim, gelişme yönü,
doğrultu; tarz, üslup, meyil, temayül
gibiTürkçede değişik cümlelerde 56
farklı kullanım olduğu ortaya
konulmuştur.
Yard. Doç. Dr. Bedri Aydoğan,Türk Dili dergisi,
Nisan 2004
143. Kutadgu Bilig
▪ Dildendir mutluluk, dildendir değer,
Dili olmayana insan mı derler!
İnsanda dilince değişir kader:
Ya yurda baş olur ya başı gider.
Bir söz edeyim ki; kalsın seninle
Dilinden sızlanan insanı dinle:
Ağzından uygunsuz bir söz kaçırma,
Dilinle taş atıp başını kırma!
Çoğu faydasızdır, eyisi özdür,
Asıl söz, bilerek söylenen sözdür.
Kem söz duyanları hep düşman eder,
Ederse insanı, söz sultan eder.
Ne yumruktan, ne kılıçtan iz kalır.
İnsan ölür arkasında söz kalır.
Söyle: doğru, güzel, öz sandığını,
Söyle: bildiğini, inandığını.
Söyle: inananlar gelsin izinden,
Canına mal olsa dönme sözünden!
Akıllı söz söyler, amma az söyler,
Er olan sözünü sakınmaz, söyler.
Editor's Notes
Bu tür birkaç alıntıda, söz başında veya iki ünsüz arasında bir ünlü türemiştir. Bu ünlü söylenişte de yazılışta da gösterilir: iskarpin, iskele, iskelet, istasyon, istatistik, kulüp.
Bu tür birkaç alıntıda, söz başında veya iki ünsüz arasında bir ünlü türemiştir. Bu ünlü söylenişte de yazılışta da gösterilir: iskarpin, iskele, iskelet, istasyon, istatistik, kulüp.
Bu tür birkaç alıntıda, söz başında veya iki ünsüz arasında bir ünlü türemiştir. Bu ünlü söylenişte de yazılışta da gösterilir: iskarpin, iskele, iskelet, istasyon, istatistik, kulüp.
Bu tür birkaç alıntıda, söz başında veya iki ünsüz arasında bir ünlü türemiştir. Bu ünlü söylenişte de yazılışta da gösterilir: iskarpin, iskele, iskelet, istasyon, istatistik, kulüp.
Bu tür birkaç alıntıda, söz başında veya iki ünsüz arasında bir ünlü türemiştir. Bu ünlü söylenişte de yazılışta da gösterilir: iskarpin, iskele, iskelet, istasyon, istatistik, kulüp.