3. BEDEN DİLİNİN BİZLERE SAĞLADIĞI YARARLAR NELERDİR? 1) Kendimizi tanıma, iç dünyamızdan haberdar olma imkanı verir. 2) Kendimizi önemli hissetmemizi sağlar. 3) Kendimizi ifade etmemizi sağlar. 4) İnsanların bizi sevip, bize saygı duymasını sağlamaya destek olur.
4. BEDEN DİLİNİN BİZLERE SAĞLADIĞI YARARLAR NELERDİR? 5) Karşımızdaki insanı etkilememizi sağlar. 6) Karşımızdaki insanı anlayıp, ona ulaşmamızı sağlar. 7) Konuşmamıza bütünlük, iletişime renk ve kalite katar. 8) İletişime duygusal faktörleri katar.
5. MİMİKLER Yüzümüzde bulunan 20 kas grubunun beyinden gelen mesajlarla kasılıp gevşemesiyle ortaya çıkan duygu yansımasına mimik denir. Bu 6 temel duygunun; kültür, cins, ırk ayrımı olmaksızın herkeste aynı şekilde görülmesi önemlidir.
6. JESTLER Baş hareketleri, bedenin genel hareketleri, bacakların, ellerin, kolların, bileklerin hareketleri de jestlerimizi oluşturur.
8. BAŞ KISMI Başımızla yaptığımız hareketlerin başlıcaları kafamızı onaylama amaçlı yukarı aşağı sallamamızdır. Bir şeyi onaylarken adeta kafamızı onayladığımız şeye yaklaştıracak şekilde öne ve arkaya doğru sallarız. Reddetme anında kafa sağa sola doğru birkaç kez sallanır.
9. BAŞ KISMI Bir masada karşılıklı oturan çiftler arasında ilgilenme sinyali, kafaların birbirine yaklaştırılması ve göz temasının daha yoğun yaşanmasıyla sağlanır
10. BAŞ KISMI Kafanın yere doğru bakışı, genel olarak negatif bir durumu ifade eder. Yere doğru eğilmiş bir kafa depresyonu, bitkinliği ifade eder. Suçlu psikolojisinde ve yas durumlarında da kafanın açısı yere doğrudur.
11. BAŞ KISMI Kontrol altına alınmak istenilen insanların başları, boyunları yere doğru eğilir. Boyun eğme hareketi yaptırılan insanlar saldırıya geçmez ve söylenilen şeyleri sorun çıkarmadan yaparlar. Başın yana doğru yatırılıp, karşımızdaki insana bakmamız sevgi, şefkat duygularımızı ortaya koyar.
12. BAŞ KISMI Başın sağa ya da kalp hizasında sola yatışı da çaresizliği, güçsüzlüğü, uykusuzluğu, yorgunluğu, kaybolan ilgiyi, pasif durumu, umutsuz hali ifade eder.
13. GÖZLER Gözler, dış dünyadan bilgi toplama ve dışarıya duygusal bilgiler verme konusunda çok etkindir. Karşımızdakinin gözüne az bakışımız güvensizlik, çok bakışımız diklenme ya da cinsel mesajlar içerir. Kesik kesik bakan kişiler, güven verici kişiler değildir.
14. GÖZLER Yalan anında gözlerimizi kaçırırız, heyecan anında gözlerimiz büyür, odaklanma anında küçülür. Yan bakışta gizlilik vardır, bunu destekleyen ağzı kapama hareketi ise gizlilik davranışını güçlendirir.
15. GÖZLER Burnun üstünden bakma, karşımızdakini küçümseme anlamına gelir. Bu bakışa, bir omzun öne doğru hafif kalkışı eşlik eder.
16. DUDAKLAR Nefret Durumunda Sıkıntılı Durumda Üzüntü Durumunda Sözlü iletişimin kapısı dudaklardır. Saldırı, nefret anında dudaklarımızın şekli değişir. Sıkıntılı, endişeli anlarımızda dudaklarımızı ısırırız ya da dudaklarımızı sıkarız. Bu bir iç gerginlik yansımasıdır. Duygusal anlarda, konuşacak gücü kendimizde bulamayınca dudaklarımızı kenetleriz. Suçluluk, pişmanlık durumunda dudaklar kenetlenir.
17. DUDAKLAR Bilemediğimiz bir soru ile anlamadığımız bir durumla karşılaştığımızda alt dudağımızı sıkar üst dudağa doğru gereriz. Bu harekete çene ve eller de eşlik eder.
19. ELLER Fotoğraftaki kişi sağ elini vücudunun önünde bağlayarak engel oluşturmuş. Diğer eli dudaklarında, adeta ağzından çıkacak şeyleri engelliyor, zor tutuyor gibi.
23. ELLER Kolların vücudun önünde ya da boynumuzun önünde adeta çarpı(X) işareti oluşturacak şekilde kullanılması şiddetli bir reddedişi ortaya koyar.
24. ELLER Kolların vücudun yanında, ellerin kemer bölgesini yanlardan sıkacak, şekilde durması vücudu genişletme eylemidir. Adeta vücudunu kabartan kediler gibi saldırıya hazırız mesajı verir. Bu hareketi yapan kişi negatif bir ruh halindedir.
25. ELLER Blair kürsünün kenarlarından destek alarak, vücudunu genişleterek sert bir konuşma yapıyor.
29. ELLER Avuç içinin aşağı doğru olması, sert anlam taşır. Örneğin, birini baskı altına almak, baskı uygulamak için avucun içi aşağı bakar. Bizden daha aşağı statüdeki insanlara karşı bu hareketi yaparız.
30. ELLER İnsanların tokalaşması sevgi ve dostluk ifadesidir. Yukarıdaki fotoğrafta sıradan bir tokalaşmadan çok daha fazlası canlandırılmıştır. Samimiyet durumunda bir el karşısındakinin elinde tokalaşma durumundayken, diğer el tokalaşılan elin üzerinde, bileğinde veya omzunda olur.
31. ELLER Akıllı ol cheney, buranın patronu benim tamam mı? Elini diğer kişinin omzuna koyan kişi, statü olarak diğerinden üsttedir. Bu hareket buranın patronu benim mesajı vermektedir.
32. ELLER Tokalaşan her iki tarafın eli de yan yana eşit doğrultudadır. Dolayısıyla her iki tarafta eşit güce sahip. Karşımızdakine üstünlük kurma durumunda onun elini adeta tuşa getiririz. Bu durumda bizim elimizin yüzü yukarı bakarken, karşımızdakinin avuç dışı yere doğru bakar. İşi parmaklarıyla ilgili olan kişiler(cerrahlar, sanatçılar, vs) hassas tokalaşma tarzını kullanırlar.
33. ELLER Ellerin vücudun önünde birleşmesi saygı işaretidir. Genellikle astlar üstlerinin yanındayken, hizmet sunanlar müşterilerinin karşısındayken bu şekilde durmaktadırlar. Bunun tam tersi de yetki göstergesidir. Astlar elleri önünde beklerken, üstler elleri arkasında beklerler.
34. ELLER Ellerin birbirine geçmesi, parmakların adeta kirpi işareti oluşturacak şekilde bir araya geçmesi gerginlik işaretidir. Eller bu durumdayken yükseklik artarsa gerginlik de artmış demektir.
35. ELLER Kolların arkadan el ele tutuşu o ortamdaki gücün kimde olduğunu, o ortamın sahibi kimin olduğunu, o ortamdaki liderin kim olduğunu da ortaya koyar.
36. ELLER İki elin avuç içinin enseyi kavrayacak şekilde durması, kolların arkada kanat yapması, bir işi tamamlamanın, sonlandırmanın, ara vermenin ifadesidir. Üstünlük, güç, statü ifade eden bir jesttir.
37. ELLER Elin ensede bulunması, enseyi birkaç kez kaşıma ve aynı zamanda kafanın yere açıyla bakması, o anda konusu olan şeye katılmamayı, bunu ifade eden kişinin görüşlerine zıt bir görüşü olduğunu ortaya koyar.
38. ELLER Ellerin kafanın arkasını kaşıması, adeta düşünerek planlı cevap verme isteğinden kaynaklanır. Bu hareketi yapan kişi, duygusal olarak sıkıntı yaşamaktadır.
39. ELLER Alnını avuçlarıyla kapamak ya da alnına vurmak, kendi hatası nedeniyle alnını ve yüzünü karşısındakinden kapamak, kendini cezalandırmak anlamına gelir. Aynı zamanda dikkat yoğunluğu sağlamaya yönelik bir jesttir.
40. ELLER Ağzını kapatan kişi “keşke söylemeseydim” der gibidir. Burada söylediği şey gerçek düşünceleri değilse, yani yalan söylediyse ağzını kapama gereğini hisseder. Kişinin ağzının önüne yumruk getirmesi, söylemesi gerektiği şeyleri zorla içinde tuttuğunu ve tutacağını gösterir.
41. ELLER Parmağın ağızda olması güven eksikliğini, endişeyi gösterir. Aynı şekilde bir objeyi(gözlük sapı, kalem ucu vs.) ağza sokmak da güven ihtiyacından doğar.
42. ELLER Parmakların çeneyi kavraması, çeneyi okşaması karar süreciyle ilgili bilgiler verir. Bu fikri kabul etme, satışı yapılan bir şeyin alım kararını verme anında ya da tam tersi anlarda gerçekleşir.
43. ELLER Bir şeyleri gizleme, farklı söyleme, abartma durumlarında burnumuza dokunuruz. Belki uzamasından korktuğumuz için kontrol ediyoruzdur.
44. ELLER Gözlerle oynama, şüphe, yalan bazen de yorgunluk durumunda görülür. Söylediğimiz yalanın gözlerimizden anlaşılmasını istemeyiz.
45. AYAKLAR - Ayaklar vücudumuzun tekerlekleridir. - Ayaklarımız da ellerimiz gibi farkında olmadan, bazı mesajlar verir. - Genelde beden dilinde el, yüz hareketleri kontrol edilebilir. - Fakat, en uzak nokta olan ayaklarda hareketler kendini gösterir.
46. AYAKLAR Hülya Avşar, Kaya Beye kızgın olduğu için iletişime tam kapalı haldedir. Bacakları Kaya Beyin zıttı konumda üst üstedir. Hülya Avşar, tepkisini bu şekilde vücut diliyle göstermektedir. Hülya Avşar’ın, bir müddet sonra Kaya Beyin özür dilemesiyle birlikte hareketleri değiştirdiği görülüyor. Hülya Avşar, kollarını kahve alma bahanesiyle çözerek, iletişime açık hale gelmiştir. Ayrıca bacaklarının yönü Kaya Beye doğru yönelmiştir.
47. DURUŞLAR Sözsüz iletişimde ellerin, bacakların kullanımıyla ilgili genel bilgilere eklenecek önemli bir bilgi; insanların el ve bacak kullanım yönüne bakarak iletişime ilgi gösterip gösteremediklerine karar vermemizdir. Bazen insanlar, iletişimin dışına itildiklerini fark etmezler.