Sık rastlanan psikiyatrik hastalıklar; okb (obsesif kompulsif bozukluk), depresyon, anksiyete bozukluğu ve panik bozukluk, psikotik hastalıklar...

1. Sık Karşılaşılan Psikiyatrik Hastalıklar
OKB ( Obsesif Kompulsif Bozukluk)
Çevresinde “çok titiz, aşırı temiz” diye adlandırılan pek çok insanda obsesif kompulsif
kişilik özellikleri vardır. Bu kişiler pek çok takıntılı düşünceye sahip olabilir. Bu
takıntılar;
Temizlik (el yıkama, ev temizliği vb.)
Düzen (kendi ev-iş düzeninin bozulmaması, oda ve masa üstünün değişmemesi vb.)
Simetri (çerçeve vb. düzeltme)
Kontrol (tüpü kapattım mı, kapıyı kilitledim mi?)
Düşünce (küfür eder miyim, zarar verir miyim vb.) tarzında olabilir.
Halk arasında “vesvese, evham” denen bu hastalık kesinlikle tedavi edilebilmektedir.
Kişiler engel olamadıkları bu ısrarlı düşünceler nedeniyle çok sıkıntı yaşarlar. Bu
sıkıntı aile ve iş çevrelerine de yansır ve verimliliklerini etkiler. OKB kendiliğinden
geçmez ancak tedaviye iyi yanıt verir. Günümüzde obsesyonlar için ameliyatlar bile
geliştirilmiştir. Bu tip takıntı, düşünce ve hareketleriniz varsa mutlaka Psikiyatri
Uzmanına başvurunuz.
Depresyon
Her beş kişiden biri Major Depresyon geçirmektedir. Yaşam bir çok deneyim ile
doludur ve bunların sonucu olarak çok sayıda olumsuz duygular yaşanır. Bu duygusal
durumlar, yaşam olaylarına karşı normal tepkilerdir. Ancak duygular abartılı
yaşanmaya başlayabilir ve olması gereken tepki süresini geçebilir; yaşamınızı, iş
hayatınızı etkilemeye başlayabilir. Benzer şekilde bir kayıp yaşadığınızda üzüntülü
olabilirsiniz ancak eğer üzüntü olayla orantılı değilse depresyonda olabilirsiniz.
Üzüntü normaldir ama depresyon normal değildir. Depresyon şiddet ve derinlik
açısından üzüntüden farklıdır. Depresyon aslında birçok belirtiyi birlikte bulundurur,
Depresif olduğunuzu nasıl anlayacaksınız?
Yandaki belirtilerden en az 4 tanesi 2 haftadan uzun süredir varsa Psikiyatri
Uzmanına danışınız.
Genel ilgi kaybı
Başarısızlık hissi
Üzüntü, elem, keder
Cezalandırılmış hissetme, suçluluk duygusu
Ağlama nöbetleri
İştah azalması ya da aşırı yeme
Uykusuzluk
Fiziksel şikayetler ( Nedeni bulunmayan ağrılar)
Halsizlik, işe isteksizlik
Cinsel ilgide azalma
Karar vermede zorluk
İntihar fikirleri
Huzursuzluk

2. Anksiyete Bozukluğu ve Panik Bozukluk
Anksiyete bozukluğu kinini sıkıntı ve kaygı içinde olduğu, çarpıntı, nefes alamama,
terleme gibi bedensel bulgular veya huzursuzluk, her an bir şey olacak hissi, sıkıntı
veren durumlardan kaçınma, uyku ve iştah değişiklikleri gibi bulgularla süren
hastalık tablosudur.
Baş dönmesi
Çarpıntı, göğüs ağrısı
Nefes alamama
Terleme, titreme
Bulantı, karın ağrısı
Uyuşma, üşüme, karıncalanma
Ölüm korkusu, bayılma ve delirme korkusu
gibi bulgularla kendini gösteren panik atak; genellikle kalp krizi sanılan, aniden
gelen; bir anksiyete bozukluğu tablosudur. Kişi panik olacağı korkusuyla yaşamını
kısıtlar. Giderek ev, iş ve sosyal çevresinde sorunları artar. Bazen evden çıkamaz ya
da yalnız kalamaz hale gelebilir. Panik bozukluk kendiliğinden geçen bir hastalık
değildir. Genellikle giderek artar. Yardım alarak hastalığın üstüne gitmek sizi yaşam
boyu korku içinde yaşamaktan kurtarabilir. Bu tip sıkıntılar yaşıyorsanız tedavi için
mutlaka Psikiyatri Uzmanına başvurunuz.
Psikotik Hastalıklar
Bazı kişiler çevrelerine göre çok daha farklı davranabilirler. Aşırı kuşkuculuk, içe
kapanma, arkadaş edinememe, evden çıkamama gibi belirtiler verebilir. Psikotik
bozukluklar, gençlik çağı başta olmak üzere her yaşta görülebilir. yaklaşık her yüz
kişiden birinde görülür. Sizden veya yakınınızda;
Aşırı kuşkuculuk ve alınganlık (takip ediliyorum, bana bakıyorlar, benim hakkımda
konuşuyorlar vb.)
Sosyal ilişki kuramama (kalabalığa girememe, insanlardan uzaklaşma, evden
çıkmama)
Kişinin durumuna uymama garip ve alışılmadık düşünceler.
Garip takıntılar (paramı çalıyorlar, aşırı güçlüyüm, üstün yeteneğim var, kötülük
yapacaklar vb.)
gibi belirtiler varsa psikoz tanısı konulabilir. Hastanın mutlaka Psikiyatri Uzmanınca
değerlendirilmesi gerekir. Psikotik hastalar genellikle tedaviye çok iyi yanıt verirler ve
kişiler büyük ölçüde eski yaşantılarına geri dönebilirler. Ancak tedavinin uzun süreli
takibi gerekmektedir ve ilaç tedavisi zorunludur.
Eşler arası sorunlar
Kişinin günlük yaşantısı içindeki sıkıntıların en önemli nedenlerinden biri eşler arası
sorunlar ve çatışmalardır. Çiftler arasındaki her çatışma bir psikiyatrik sorun değildir
ve danışmanlık gerektirmez. Ancak çatışmanın aylar sürmesi, sürekli aynı kalması ve
çözülememesi, yeni sorun ve kavgalar doğurması, dışarıya ve çocuklara yansıması
veya şiddet, alkol kullanımı gibi sonuçlara yol açması evlilik danışmanlığı gerektirir.
Anlaşamayacağı kesinleşen çiftin boşanma sürecine hazırlanması veya boşandıktan
sonra yeni yaşamı korumak ve sorunlarıyla baş etmek, psikiyatrinin danışmanlık
verdiği bir alandır.

3. Cinsel sorunlarda sık görülen başvuru nedenleri arasındadır. Erkeklerde sertleşme,
erken boşalma, isteksizlik gibi sorunlar sık görülürken, kadınlarda en yaygın görülen
cinsel sorunlar isteksizlik, orgazm olamama, vaginismus ve ağrılı ilişkidir. Eşler arası
duygusal ve cinsel sorunların çözümü için utanıp sıkılmamak ve zaman kaybetmeden
profesyonel yardım almak, eşlerin pek çok sorunu daha az zamanda, daha az sıkıntılı
ve çabayla çözmesini sağlayacaktır. (Yaygın düşüncenin aksine bu sorunlar özellikle
psikiyatrik yardımla düzelebilir.)
Yetişkinlik çağındaki ruhsal sorunların ve psikiyatrik hastalıkların ilk ipuçları
genellikle çocukluk çağında kendisinin gösterir. Çocuğun yetenek ve zekasının
normal gelişimi, okul ve aile uyumsuzluklarının izlenmesi bu açıdan önemlidir.
Kaynak: https://sedatirgil.com/psikiyatrik-hastaliklar/sik-karsilasilan-
psikiyatrik-hastaliklar/